KENDİNE KÜRDÜM DEME
GERÇEK YAŞAM ÖYKÜSÜ
Aydın organize sanayiinın alt yapı cevre düzenleme işlerini yapıyordum
ayrıca beş beldede daha işim vardı
organize sanayiine yakın bir köyden yirmi kadar işçi işe aldım yaz aylarıydı köylüler işi pek bilmiyorlardı
benım prensiplerimde işçilere işi oğretmek ön plandaydı öylede yaptım önce işi öğrettım sonra çalışmaya başladılar
köyleri uzak olduğundan kendilerine birde servis tutum
köylüler son derece dürüst mütevazi insanlardı
bir hafta çalıştıktan sonra bana alıştılar diyer işleri konturol ettikten sonra yanlarına uğrardım sohbet ederdik
köylü hayranı olduğumdan onlara çok sempati duyardım
içlerinde birde imamları vardı öğlenleri namaz kıldırırdı
Bir gün tam namaz vakti denk geldım rahatsız olmasınlar diye namazlarını bitirmelerini bekledim namaz bittikten sonra yanlarına gittim günlerden cumaydı
cuma günleri haftalık dağıtırdım o gün biraz erken gitmiştim allah kabul etsin dedikten sonra haftalıklarını dağıttım
çok memnun oldular
Tam ayrılacaktım imam abi birşey sormak istiyorum dedi buyur dedim diyer işçilerde yanımızdaydı
izin verirsen cumaları camide namaz kılmak istiyoruz onun yerine bir saat fazla çalışırız dedi
Tabbiki dedim bunu sormanıza bile gerek yok kusura bakmayın ben namaz kılmadığım için aklıma gelmedi daha önceden gidebilirdiniz fazla çalışmanıza gerek yok bu sizin en temel hakkınızdır dedim
işçiler şaşkın şaşkın biri birine bakıyorlardı anlaşılan benden böyle bir davranış beklemiyorlardı
Cumaya gidecekleri kasaba dört kilometre uzaktaydı
servise söyleyın her cuma sizi istediğiniz saate alıp cumaya götürsün parasını ben öderim dedim çok memnun oldular
Hafta ortalarıydı yine işi kontürole gelmiştim bir ustanın çırpı ipini yanlış bağladığını işi yapılması gerekenden beş santim kaydırdığını fark ettim yaşlı bir amcaydı yanına gittim hal hatırını sordum sohbet ettik
işçiler iş veren olduğumdan benden çekiniyorlardı bense böylesi davranışlardan son derece rahatsız olurdum
saat on civarlarıydı içimden nasıl etsemde yanlışı amcayı kırmadam düzeltsem diye düşünüyordum çünkü köylülerin en yaşlısıydı incinmesini istemiyordum ameleside yanımızda bizi dinliyordu
amca sen bir sıgara yak dinlen dedim bu kotta hata var izin verırsen ben bunu düzeltiyim
kabul etti oturdu sığarasını yaktı
ben kotu düzelttim iş elbisem olmadığından gömlegimi çıkarttım atletle ortalama elli metrelik yanlış imalatı yarım saate tekrardan yaptım amcada tüm işçilerde beni izliyorlardı
usta biraz mahcup olmuştu iş alanında böyle şeyler çok olur amca dedim canını sıkma artık böyle devam edersın deyip ayrıldım
Yine bir cuma günüydü para dağıtmaya gitmiştim tüm işçiler bir araya toplanmışlardı imam abi senınle konuşmak istiyoruz dedi ben zam isteyeceklerını sandım tamam dedim çay yaptık hem içelim hem de konuşuruz dedi çaylar geldi
imam abi birşey sormak istiyorum mahsuru yoksa dedi tabii buyur dedim
Sana kürt diyorlar doğrumu
kendimi tutamadım güldüm evet doğrudur ben kozmo politim annem türk babam kürttür kürtçede biliyorum
imam ve tüm işçiler yüzüme tühaf bir şekilde bakiyorlardı birşeymi oldu dedim
yok abi geçen gün amcamızın işini düzeltmen bizi hayrete düşürdü hemde hiç bir azarlama yapmadan biz hiç böyle taşeron görmedik başkası olsa azarlama yetmez işten bile atardı üstelik kendin iş elbisen olmadan çalışıp işi yaptın sana yazıktır kendine kürdüm deme dedi
Yine güldüm
ben devrimci anlayışı benimsemiş biriyim emekçileri savunan biri emekçileri azarlayamaz kendi sinifina ihanettır bu
iyiyle kötü insanın türklük yada kürtlükle alakası yoktur her toplumda kötüler vardır iyilerde vardır önemli olan insanlara insanca davranmaktır
ben sınıf ayırımcılığına karşıyım insanlara insanca davranmayı amaç edinmiş biriyim bu yüzden bir çok mütehitle aram açıldı işlerim elimden alındı yinede pırensiplerimden vaz geçmedim benım iş veren olmam sizin işçi olmanız hepımızın insan olduğumuzu değiştirmez önemli olan budur dedim
O ğünden sonra iş verımı çok yüksek bir düzeyde arttı
iş bitiminde köylülerin köylerinden bana zeytın yağı ve benzeri şeyler hediye olarak getirmeleri beni çok duygulandırdı israrla paralarını vermek istedım almadılar çok mahcup olduğumu söylemek durumundayım
Buradan bu yürekli insanlara saygılarımı sunuyorum
Cebbar korkmaz 1990 yılında yaşadığım gerçek bir olaydır
Kayıt Tarihi : 20.3.2008 11:28:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
HA KUZEY KUTBUNDA ESKİMO GENCİ HADA AFRİKADA GARİP BİR ZENCİ FARK ETMEZ NE DİLİ NE DİNİ RENGİ MADEMKİ İNSANDIR SAYĞIMIZ VARDIR MAHZUNİ ŞERİF
![Cebbar Korkmaz](https://www.antoloji.com/i/siir/2008/03/20/kendine-kurdum-deme.jpg)
İçimizde var olan bir takım ayrılıkçıların söylemleriyle bizler kendimizi farklı faktörler içinde görmemiz imkansızdır. Çünkü: Bu ülkenin aslı unsurları olarak, bütünü parçaya tercih etmemiz düşünülmez ve hiç bir kimse bunu bizden isteyemez. İsteyenlerinde böyle bir hakkı yoktur.
Sayın cebbar Korkmaz, yıllardır sizin yazdıklarınızla birlikte öz düşüncenizin doğruluğunu biliyorum. Ama, bulunduğumuz alanda nitelikli çoğunluğumuz olmadığı için farklı gösterildiğinizide biliyorum. Bizler birileri gibi değil, çağdaş demokrasının evrensel değerlerine sahip olmak için mücadele edeniz. O bakımdan yaptığınız doğrunun altını çizerek imzalarım. Sevgilerimle.
Mürsel Adıgüzel
www.anadolukultursanatvemozaikdernegi.bz.tc üyesi olmanı ve derneğimin de, şairleri üyeside ola bilmenize açık olduğumu bilmenizi isterim.Sevgilerimle.
Recep Uslu
TÜM YORUMLAR (4)