BİR TANE GÜNEŞ GÖRÜYORUM.....!
.............Olmak sözcüğü … Olmadığım, olamadığım zamanları düşürüyor aklıma… Zihnimden uzaklaştırmak istesem de gelip oturuyor… İzinsiz konukluklar yaşatıyor bana… Doğadaki taşların gelişi güzel sıralanmasıyla oluşan bir pınar başındayım. Gökyüzüne çeviriyorum başımı.Kümelenmiş beyaz,siyah bulutlar mavi zeminde vals yapıyorlar sanki. Bulutların fırfırlı eteklerine asmak istiyorum düşüncelerimi.. siyah bulutlar seçmiyorum.. Maviliğin sarmaladığı beyaz bir buluta, yüklemleri başta yada sonda olması fark etmeyen cümleleri diziyorum..Evrende salınsın istiyorum. Dağılsın düşüncelerim.. Uzanıp içinden harfleri almak için çabalayanlar olursa, rüzgarların yardımıyla eğilip verebilsen
keşke diyorum bulutlarla söyleşirken..! Onlarda yan yana dizip, sevdiklerine hediye etsin. Beyaz ile mavi karışımı hediye paketi içinde. Dilek işte, hep dileriz ya kendimiz için yada başkaları için olamayacağını bilsek bile….!
………. Nereye bakıyorsun..? diyen bir ses kurduğum cümlelerin ortasına gelip oturuyor… Kelimeler dağıldı. Harflerin hepsi bir yana savruldu.,Oysa ne güzel yerleştirmiştim, dizmiştim sevda sözcüklerini.. En görkemli şiir olacaktı, atmosferin yeryüzüne ortanca uzaklığında ki bulutunda… Deniz fenerinin yanıp sönen ışığı gibi.. bir görünüp bir kaybolacaktı kısa fasılalarla.. Bulutlar birbirine ardı ardına kaynaşırken rüzgarlar, sözcüklerimi kaybetmemek için savunmaya geçecek, esinti yönlerini ayarlayacaktı. Her şeyi düşünüp, her olasılığı hesaplayıp yazmıştım yüreğimin seslerini…!
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.