genzi yakan dumandır ama canını yakan nedir?
gidebilirsin de tabi, hatta koşabilirsin de,
kendi kuyruğunu kovalayan kedi misali,
kayıp olabilirsin, hatta kaçabilirsin de,
dönüp dolaşıp aynı deliğe giren fare misali,
gözünü yakan gördüklerindir ama ağlatan nedir?
suçluluğu hele bir elden bırak,
hataların seni getirdi bu güzel günlere,
suçlamayı bırak hele bir,
hala aynalara konuşurken anlamsız bunlar çünkü,
kalbini delen bildiklerindir ama aklını bulandıran nedir?
bilmemeyi tercih edebilirdin tabii ama böyle bir aklı sana kim bahşetti sanıyorsun,
görmezden gelmeyi de deneyebilirdin tabii ki ama bunları gözüne sokan kimdir?
esareti kabul edebilirdin ama sen esareti yok saymayı tercih ettin,
tüm bunlar görmezden gelip öylece kabullenmek değilde nedir?
olanları oldukları haliyle bırakıp olağanca gücünle yedirmedin mi kendine,
bildiklerini susturup içinde kendi kendini sindirmedin mi?
suçlu olmadığını söyleyemez kimse ama bunlarında sebebi sen misin ki?
sustuğun anlar konuştuklarındandır ama dilsiz olmana sebep olan nedir?
anlatılacakları anlattıysan eğer ki konuştuğun kimdir,
kavgaları bitirdiysen eğer ki kavgan kiminledir,
bir yol çizdin, çizdin de yolun kiminledir,
mükafatın saydığın o eşsiz aklın, şimdi lanetler yağdırdığın aciz organın olmasının sebebi nedir?
ortalık malı diye bıraktığın kalbine kimse dokunmamışken, aklınla oynayan kimdir,
amade ettiğin tüm o sayıklamaların ne içindi, ya da ne içinde bulundun da için içini yedi,
kalbinin kırılması sana yaşattırılandır ama buna izin veren kimdir?
öteden bir ses beriden bir ses,
hangi birine aldırış edeceksin?
ama tanıdık sesler, bilindik simalar var değil mi sanki,
senin sesin bu, sana sesleniyor,
senin yüzün, sana bakıyor,
geçmişte bıraktığın iz geleceğini rahatsız etsin diye miydi? yoksa farklı bir amacın huzursuzluğu muydu bunlar,
ben demiştim diyor birisi, bunlara hazırlamıştım seni diyor öteki,
inancın kırıldığında aldırış etmezken, şimdi kendine olan inancını kaybetmek niye?
bunu umrunun koluna takıp gezdirebilir misin geçmişinde?
ya da tutup ellerinden geleceğine götürebilir misin?
doğruyu bal gibi bilirken, seni arafa düşüren nedir?
hakikatı su gibi içerken, burnundan getiren kimdir?
Kayıt Tarihi : 17.2.2022 10:31:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Soner Akyol](https://www.antoloji.com/i/siir/2022/02/17/kendimle-18.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!