biz,
o gün,
üç insan,
İstanbul da,
bir köşe başından,
başladık yürümeye.
ilk zaman,
yetmişler.
topkapı surları,
benim,
yürümeye başladığımın,
köşebaşısı.
sonra Beyazıt.
şimdi bu zaman,
o zamana zıt.
bir bilen,
iki bilmeyenli,
yeniden,
ağır adımlarla,
kendimle gider buldum,
yanımdakileri,
anıları,
Sahaflara,
Kapalıçarşıya.
Kapalıçarşıdan Mercana,
Mısır Çarşısından Eminönüne,
akar olduk.
herkesin içinden geçerek,
oraya dolduk.
"hadi"
"denizden bir nefes için"
"kendimizi haliç kıyısına atalım" dedim,
der demez gözlerimizi bakar bulduk,
Galataya.
Eminönünden,
Sirkeciye bir çizgi çizdik,
hadi "yürüyelim" dedim,
eşime, kızıma,
çizgiden.
yürüdük.
Sirkeciden diklendik,
Gülhane Parkına.
ve kapıdan bakar döndük.
ne hayvanat bahçesi,
ne hiç görmediğim ceviz ağacı,
ne de yetmişlerdeki çocuk “ben” kalmış.
Topkapı Sarayı,
Sultanahmet,
ve yıllar sonra,
tekrar Ayasofya,
tekrar dilek taşı.
ve dilek taşında kendimle dönüp,
kendime döndüm.
ve o gün dolu dolu,
İstanbulu yürüdüm,
İstanbul da kendime yürüdüm.
Kayıt Tarihi : 19.11.2016 17:06:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!