Ellerim havada asılı kaldı yine.. yakala beni… uzun upuzun işkence saatlerinden geçtim.. kılığından ötesinde düşledim iklimleri.. ağır geldi kalbim çıkarıp kenara bırakmak elde olsa dedim.. irkildim kendi yalnızlığımın büyüklüğünden ve diz çöküşlerimden iğrendim.. acı çektikçe beni içine, kaybolup gittiğim bir baş dönmesi ayaklarımdan yakaladı.. oralarda bir yerlerde olduğuna inancımda Veli’nin sucularının çıngırakları vardı.. Sucular benim kendime olan uzaklığımdan daha yakındı kulaklarına.. dudaklarımda içten pazarlıklı kayın ağaçları.. ne kar vardı ne çıplak ayaklı dağ kadınları…
İrkildim..
Kendimi kaybettiğim yerdi insan ormanı…
13.11.2008
tozlu bir şemsiye durur
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Devamını Oku
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla