Kendime Gidişin İlk Günü

Hayrettin Taylan
1968

ŞİİR


23

TAKİPÇİ

Kendime Gidişin İlk Günü

/T’an v’akti/

-Anlatmalıyım gece gördüğüm rüyayı. Rüya, rüyamı anlatıyordu, soyunuk cümlelerle.
-İhtişamı bitmiş yıldızların gözlerinde bitiyordu gece ve ben seni rüyamda yazıyordum.
-Elinde üç kırmızı gül vardı.Neden üç kırmızı gül dedim.
Dedin ki:
-Sen, ben ve ayrılık. Ya da sen, ben bir de bana anneliği yazdıracak meleksi bir ses.
-Sustum. Gözlerimden üç damla aktı.
Dedin ki:
-Erkekler ağlamazdı hani.
Dedim ki:
-Erkekler ağlamaz; ama seven erkekler ağlamaz diye bir özdeyiş yok.
Anonim değil bu söz.Çünkü her erkek kolay kolay sevmez. Sevme numaraları yapan yabani Mecnunları aşıktan,adamdan sayma .
Dedin ki:
-Peki bu k’ördüğüm sularında neden ıslasıl düşlerin benden önce ıslak. Sen neden ağlarsın ki?
-Seven erkek neden ağlar ki? İçinde birikmiş bu acıların merhemi ben olamam ki?
-Ben gittim, ben kendime gittim. Sen’de kalmanın uçururları vardı.

Rüya kendine bitti, yokuşlarıma geldin.Son kez bakayım dedin.
Son kez deme … Bir gün lazım olur. Bana son kezlerin atom formülünü sundun.
-Formel değildi sevdam.Formüllerin de çözeceği bir denkleme benzemiyordu.
-Aşk ile bütün hayata bulantılar sunan gün aşırılığı yoran bir gündü.

-Dümdüz dizilmişti imgeler can yanıma.Seni görmenin güzel hevesiyle uyandırma zilim çaldı. Sol yanıma sarıldım durdum.Çünkü sol yanımda yatan ve duran sendin. Yastığına sarıldım.

Yastık:
…: Şair, ünlemlerin nerde? Üstüme kokunu, ömrünü, damlalarını , aşkınızı, her şeyini bırak o beyaz tenli, o aşk benli, o sen fukarası zelal ceylanın nerde?
-Onun kokusu sinmeyeli bağrımdaki pamuklar taşa döndü. Onun mis kokusuyla gecelere yazılışınız nerde.
-Bazen başını benim yerime omzunda koymasını kıskanmayı özledim.
-Bazen onun gözyaşlarını ellerinle silmeni kıskandım.Bırak pamuklarıma kadar ıslansın.

Dedim ki:
-Çağırdım, bağırdım, sızlandım, ölümden beter demler yaşadım, gel dedim gelmedi.

* Sabah’ın ilk Gün’eşi….

…: Seslendin, ıslandın, uslandın, onun gözlerinin ışığını benden çok diledin; ama bir şey unuttun.İçindeki karanlıkları aydınlatmayı unuttun şair.
-İçindeki çocuğun açlığına az harçlık verdin.H’azların vardı seni ondan uçurup uçurumların uçarılarına götüren.

-Senin karanlıkların dehlizinde dilsiz dest’anlar yaşayanlar vardı.
Vardı onun gözlerinden aşk ışıltısını senden kaçıran. Güven dağlarında taş üstüne taşların vardı.
-Demek bir gönlü kırmak, bir gönlü inşa etmekten zor şair…

Sessiz sessiz, sözsüz sösüz, sensiz sensizdi ilk ışıklar odama geldiğinde.
-Odamı aydılatan seni bekledim güneşten önce.İlk ışıklardan önce gözlerindeki sevgi ışıltısı uyandırırdı odamızı.

Şimdi g’özlerin hala aynı mı? Beni görmeyeli şaşı olmadı demi?
-Çok büyük laflar ediyorum güneş kıskanıyor. Işığım kadar cümlelerin var onun ruhuna hitap eden.

* Ve Gün’eş Doğar…

Bir kumru kondu sabah kalkar kalkamaz baktığın pencereye.

-Avcı dişi bir kumru güvercini takip etmektedir. O anda aniden
kumrunun erkeği çıkagelir. Dişisine bakar. Tam o sırada avcı dişi kumruyu
vurur, öldürür. Bunu gören erkek kumru çaresizliğinden kendi etrafında fır
dönerek havaya yükselir yükselir, öyle yükselir ki gözlerden kaybolur.
-Gözden kayboluncaya kadar o kuşa baktık? Yüksekliğe varınca kanatlarını kapattı, başını yere çevirdi ve çığlıklar atarak kendini yere sapladı, paramparça oldu, ezildi ve öldü.
-Kumrunun öyküsünde titreşil anlar yaşadım. Sen gideli acep ben yaşayan ölü müyüm?
-Hani biz kumruluğun tanımı, aynası, güneşi, şavkıydık.
Şimdi yok oldu bu sözler.Şimdi söylemez olduk.

Dem be dem tükenişimi anlatamam ki erkek kumru gibi bende yaryüzündeyim.
-Güleç demlerindeki anıların yıldız oluşunu izliyorum.

Şimdi hayat başlasın istiyorum.

*öğlen ,öylen, söylen? ? ?
Deniyor denemek kendini benim bahtımın sol yanıyla. Biraz senden kalanların uğurunda susup kalmak lazım.
*Müzmin sözlerin girdabında müzmin bekarlığın ikinci sultanlık devrindeyim. Tahtımda bahtları aşka benzer kuğular var.

*Kabullenmenin kurbanlığı gibi isimsiz sevdalar pazarındayız.Haklısın kadınım onca sığır arasında yaralı bir ceylanı kim görür ki benden başka.
-Kurbanlık almaya gelen haz tecimenleri senin yüreğinde ben lekesini görünce vazgeçer hep.
-Sen artık ben’den kalanların alanındasın.
-Reddettiğin hayatımdı, ben değildim.Şimdi kendi retlerini sana sunan yapayalnızlığın arafındasın.
-Düzgün bir adam …..
-Sözcükler bu üç kelimeyi anlatmadı sana.Bu devirde aradığın yakuttan var mı ki?
Metruk, meçhulü tebessümlerin riyasında kandırılma türkünü besteleyen müsvedde D’ali gibi gecelerinin resmini çizerler.
-Bir gece ya da birkaç gece. Heceleri, ya da beyninde tuvale sığışın bu kadar.

/*Eprimiş Hülasalar/ Kırk ve kırık İkindi yağmurları
Ötekileşmenin kirli sularında yüzen beyincik, sol yanına yaklaşır.
Sen kumru musun ol vaki yavru musun kucaksız,ocaksız, bucaksız, şiirsiz demlere.
-Ya da anları harcırahını yatıran süreli yayınlar gibi yaşamanın çok sonrasındaki az öncesi misin?

.
-Y’aş akmıyor hayattan.Dikkatin önünde diz çök, çömsün hayallerin ya da hayal ettiğin düzgün adam melodramlarını kucağına atmak için bir gün gelir.
-Atlı prensin Pers’te paftası alınmamış yaşamları ıslatıyor.

-Sığınış duş alsın düşlerinde, belki birazlarımı beğenirsin.
-Yaşadıkların acilen yaşlansın ki tecrübenin aynasından haklılığımı göresin.
- Ve Ak’şama Yanaştık (Aşkama Çok Var)

-Eksiltiyor uzağındaki her şey ben’ime yaklaşılanları.
Farklı gözlerin ,farklı sözlerinde kalış biçimleniyor.Fiyasko kendi kaskosunu sunarak yarın çok yarına uzak.
-Bu yüzden , yüzünden eksilen bin parçanın sonrasında beni düşle.
-Bilançolar kendi ritmik sonesinde beni okur. Üç harfli her şeyden bir aşk mı kaldı?

Hayat mı hırsız, biz mi çok hırlı hırsız bedavi, bedevi mi yaşıyoruz bilemedim.
-Kendimizi kirletmenin demi yaşamanın çöpçüsüyüz.Şıklık sadece kumaşlarda kaldı, insanın üstünde kalmadı.

- Tekrarı mümkün olmayan dünlerin dönmesinde dünya durur. Geceye geçmeyin.Çünkü gecelerde sevdiğin yoksa dünyan dönmez.

-Siz tüm demleri temize çekin, aşk kendine çok yarın zaten.Aşkın zamanı, zamanın aşkından çok çoğullanamadığınız temiz, kaliteli, ölçülü, gerçek sahibini unutmadan yaşananlardır.

Hayrettin Taylan
Kayıt Tarihi : 19.5.2012 19:10:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Hayrettin Taylan