KENDİ ZİNDANIMDA
Sürmedim be dünya, senin devranın,
Haneme gelmedi, mutlu kervanın.
Mutsuzluğu bana kader eyledin,
Kendi zindanımda boğuluyorum.
Nedendir sevdiğim hep benden kaçtı,
Sinem hançerlendi tebdil im şaştı.
İsyanım çok büyük böyle yaşama,
Kendi zindanımda boğuluyorum.
Şahidim geceler, onca yıldızlar,
Eller mutlu, güler yüreğim ağlar.
Mutsuzluk özümü yedi çürüttü,
Kendi zindanımda boğuluyorum.
Zenginden çok mutlu kulu kıskandım,
Göründü ciğerim, odlara yandım.
Ahlarla, oflarla, bitecek ömrüm!
Kendi zindanımda boğuluyorum.
Vuslata ermeden, yar benden kaçtı,
Sinem hançerlendi tebdil im şaştı.
Dayanmak ne mümkün böyle acıya,
Kendi zindanımda yok oluyorum.
Sakın kınamasın, dostlarım beni,
Diri- diri gömdüm mezara teni.
Duvardaki kovuk, eldeki yara,
Kendi zindanımda boğuluyorum.
Rızazade, yorgun düştü bedenim,
Saçlarım tarumar, buruştu tenim,
Hüzün dolu geçti, her an her günüm,
Kendi zindanımda boğuluyorum.
12. OCAK. 2015
FAHRİ BULUT RIZAZADE
Kayıt Tarihi : 11.12.2017 13:08:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Vuslata ermeden, yar benden kaçtı, Sinem hançerlendi tebdil im şaştı. Dayanmak ne mümkün böyle acıya, Kendi zindanımda yok oluyorum.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!