Aşkta dünler vardı sevgili bizi hayata bağlayan…
Bu şehir bir boşluk, karanlık, darmadağın bir ruhla, dağınık bakışlar unutulası bir hayat ortası sonrası, bir yığın pişmanlıklar, bilmem kaçıncı keşkeler, bilmem hangi kaçışın ortasında sığınılmış bir belde, bir rüzgâr, serseri bakışların arkasında kalan dolambaçlı düşünceler, kaçak bir bedenin titrek gülüşleri, zavallılaşmış düşüncelerin çaresizliği ve derinlerden fırlayan dalga sesinin ertesi karmaşık yakamozların çıplak aydınlığı ve unutulası bir hayatın girdaplarında bocalayan bir ruhla bir ben…
Bir de unutulamayasıya mıhlanmış görüntünü göz diplerinde saklamaya çalışan bir benin arkasındaki veya tam da karşısında oynak gülüşlerle bir sen bakıyorsun kırılgan hayatımın bu anlık kesitine…
Kaç yıl sonrasındaki bu karmaşa gecesi ve kaç oynak düşüncelerin içinden fırlayan sen cümleleri…
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman