Sorsalar seni kiraya versek diye, en baştan sayarsın yarımda olsa bütün meziyetlerini. Sorsan sen kendi kendine, kendimi sana kiraya veriyorum diye; çıkamazsın sahip ikisinden birine adam akıllı.
Sonra sevdiklerini daha çok anımsayıp;geri sayarsın çevirdiğin yaprakları hayatında.
İki kurşun asker, çıkar rüyalarından otururlar yanı başına nöbet tutarlar sana. Hani sahip çıkamazsın ya kendine, durmadan yinelersin ya isteklerini, hayallerini ve kapatılmamış bütün kapılarını. Yarım kalır her şey hayatında, söylediğin şarkılar da yarım kalır ağzında.
Eskiden hayallerinin şöhretinde iken sen, şimdi ise vermişken kendini hayata kira niyetine, yaratamadığın kahramanının ayaklarına bağlanırsın prangalarla, bakarsın kendine ben ne olmuşum diye,cevap veremezsin. Vardır hepimizin hayatında kurşun askerler, dökerler bütün sırlarını umursamadan hemde hiçbir şeyi.
Elimde bir törpü, uyandım.
Yine mi bitti erkenden sözler
Dilim sürçüyor,
Dudağımda ısırık acısıyla, yine mi boşaldı kadehim diyorum kırkıma bir kala.
Yine mi bitti bu derin uykular
Nasıl bir şey ki, bu sorunun cevabını almak. Acayip bir şey insanın hem uykusu geliyor ama yatamıyorsun bir şeyler yapmam lazım diyorsun öylece eline birkaç kağıt alıp sadece karalıyorsun. Bir uykulu hal ama uykun yok Açma sakın avucunu çingeneye. Gösterme sakın kimseye. Bilmesinler seni, verme izin sakın seni anlamalarına, avuçlarına kazınan çizgilerle belirlenen hayatının ipuçlarını. Ama bu senin hayatın ve başlar bir Pazar sabahı çingenelerin yaşadığı yerlerde. Ararsın adına yazılan geleceği kahve fincanlarında.
Neden?
Diyerek dilime çaldığım adın ve adım.
Darmadağınık akşamlarımda, hani bizden, anılardan, çekerek aldığım seni gözlerimin önüne, tam ben "hani biz...." diyecekken, süzülüyor dudaklarımdan kırık kalbim.
Yıkıntılar arasında uyanıyorum.
Bakıyorum etrafıma, yoksun.
Yüreğim, dağlanıyor ateşler içinde. Benim içimdeyse siyahlara bürünmüş kanlı önlüklü bir adam. Sol elinde urgan, diğer elinde ise demir döven. Anın, zamanın yaşandığı sırada tüm olup bitenlerin ardından yapılan muhakeme sırasında yarı uykulu, bitkin, kendinden öylece vazgeçmişcesine teslim olan bedenimin anlamsız ağrıları. O vurdukça içimde ki karmaşa beni dövüyor. Öylece savruluyorum kendi içimdeki bütün çelişkilerle. Hep, her şeyin bir diğer parçasını aradım da durdum ve böyle kurtuldum bütün sıkıntılarımdan. Yangın yeri gibi şimdi her yerim. Hep aynı şeyler oluyor. Bu nasıl bir çelişki Allah’ım. Her gün bir parçam eksilirken acılar içerinde, umutlarım, hayallerim ve arzularım dövülüyor kanlar içerinde ve benden zorla alınıyorlar. Bunlar her gün oluyor. Yeni bir sayfa, yeni umutlar değiştirilmiş ya da af dilenmiş gevşek tövbeler içerisinde sonu belli olan ama yine de bir belkisi vardır diyerek başlıyorum yeni güne acılar ve kayboluşlar içerisinde. En kötüsü ise, sona her geçen zaman diliminden bir tane daha kaybettiğini fark ettiğinde eline bakıp neler kaldı sorusunun cevabını almak.
Gözlerimi kapamıştım ki yatağımda boylu boyunca uzanarak yüreğimdeki ıssızlığın soğukluğunu hissediverdim yine her gece olduğu gibi. Zaman hızla geçerken bugünlerden yarınlara eksik geçiyormuşum her seferinde. Binlerce anlamla tasvir ederken eksikliği her sabah buluştuğumda aynadaki süliyetimle o anlamlardan bir tek cümle bile kurup sunabileceğim kimsenin olmadığını fark ettim hayatımda. Peki bunu ne zaman fark etmiştim ki aceba. Ya da daha doğrusu aşkın içinde kaybolarak geçirilen günlerin hayatımda olmayışını nasıl anlamıştım. Sanırım kendime sormam gereken sorular olmalı ve bir yerlerde cevaplamayı ertelediklerim de. Siz hiç kendinize işkence yaptınız mı? Ben yaptım. Hem de her gün yapıyorum. Her gün kurtulamayacağım bir hayatın kucağında açılıyor umutsuz gözlerim bir diğer güne. Yine aynı siz olmaktan bıktığınız her saniye işkencede tamda bu fikirle başlıyor beynimi kemirmeye. Teslim olmakta fayda etmiyor, bu seferde bir parçası oluveriyorsunuz bu çarkın. Yani yine siz, istediğiniz siz olamıyorsunuz.
Yabancıydı ona bu şehir
Bu insan
Taşı toprağı yosun kokan bu kasaba
Üç kuruşluk candı taşıdığı yüreğinde
Üç parça hayaldi yaşadığı
Onu bırakmıyordu
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!