Sen Kutlu bilgeliğin ulu mâbedi,
Biz Hak Yoluna baş koymuş fâtihândık.
Müjdelenen fetih müyesser oldu,
İslâm’a girişinle gururlandık.
“Ailî bir inkılâb olsun diyen meyyûs olur,
Başka bir şey kazanmaz, sâde bir deyyûs olur”
M. Âkif
Günde beş kez âsumânı inletir
Bilâl’in sesinden yükselen dâvet.
Nebevî çağrıyı çağa dinletir.
Âdetâ canlanır Devr-i Nübüvvet.
Müjde olur yağar taşarcasına,
Kâinâta bildirir lâhûtî bir ses;
Allâhu ekber.
Eller bağlanır, gönüller birleşir.
Dünyâ durur kâlbler sükûna erer,
Mu’minin mîrâcıdır gözlerin nûru namaz.
Arz mescid, Kâbe mihrâb, Samanyolu seccâde.
Bu kutlu irtifâya munâfık dayanamaz,
Huşû ve ihlâs ile mu’min ulaşır sâde.
İftitah tekbîriyle o huzûra durulur.
Hodgâmdan nezâket tezâhur etmez,
Olanca kibriyle şişinir boş boş.
Hakkın kelâmına dâvet edilir,
Mâleyânî ile eğleşir boş boş.
Her ramazan bir merak, neler bozar orucu?
Öyle saçmalanır ki tutulmaz ipin ucu.
Hocam, sakız çiğnesem orucum bozulur mu?
Oruçluyken denize girip yüzsem olur mu?
(Vatan Millet uğruna can fedâ etmiş “can fedâ” şehidlerimize)
Güneşe yaslanmış boz tepenin
Sinsi gölgelerinde
Boğaziçindeki kadîm ilâhî san’at,
Gökyüzü sâhil ve denizin âhengiydi.
Zümrüt sâhillere, firûze göğe inat,
Boğazda bugün deniz türkuvaz rengiydi.
Türkuvaza boyayan sır neyse denizi,
Varlığın Hâlîk’ısın, mevcûdâta nursun sen,
Herşey seninle kâim, övgü sanadır yâ Rab.
Zaman mekân üstünde, arş’a kurulmuşsun sen,
Hâkim ve hakîm sensin, hükmün banadır yâ Rab.
Sen ol! deyince olan âlemlerin içinde
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!