“çık artık lanet olası! ”
kapı çalınıyor;
sesleniyorsunuz:
“giriniz! ”
ama gelen yok!
bu
o
zaman zaman yoklayan şey sinirlerinizi
sebebi yok! ,
sonucu,
izahı,
mukayese edilebileceği bir şey yok!
en savunmasız anınızı
kollayıp,
en beklenmediği zamanda
geliyor izinsiz.
ve sabırlı da şerefsiz,
ne yaptığını biliyor,
yavaş yavaş
dolaşıyor ruhunuzu
içinizde bir şeyin
can çekişmekte olduğunu
hissedebiliyorsunuz
bazen ter basıyor
her yanınızı
bir yandan da
tir tir titriyorsunuz
çevrenizde kim varsa
o saatlerde;
sizi tanıyamıyor
ve de anlayamıyor.
tıpkı sizin kimseyi
tanıyıp anlayamamanız gibi
sesler gayet net
açık, bildiğiniz türden
ama duymak istemiyorsunuz
hatta sorulardan ve isteklerden
iğreniyorsunuz
olmayan bir düşmana kininiz;
bunu biliyorsunuz!
yürümek istiyor; yürüyemiyor,
koşmak istiyor; koşamıyor,
uçmak istiyor; uçamıyorsunuz.
ne zamanın,
ne mekanın,
ne de başka bir şeyin
hiç önemi kalmıyor.
kendinizi;
tam kaçıp gitmek,
bir şeylerden kurtulmak üzereyken,
tek niyeti eğlenmek olan
kıskanç bir tanrı tarafından
pençeleri bir ağacın
köklerine,
kanatları bir ağacın
dallarına dönüştürülmüş;
çaresiz ve ürkek
bir kuş gibi
hissediyorsunuz.
ve
ne yazık ki
bu kadar da değil
daha hala
bir şeyler eksik;
anlatamıyorsunuz;
yaşıyorsunuz...
(inegöl,11.12.2002)
Turgay KaygıKayıt Tarihi : 11.12.2002 19:10:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!