gönül intiharına maruz olurken beden
nice devinmeleri bıraktık ertesiye
bir şeyleri götürdü hep içimizden giden
yepyeni umutlarla baktık pazartesiye
yunarken ellerimiz kana boyandı sular
sesimizin rengine vurdu o kızıl nota
hangimiz sevdiğinden bir an kötülük umar
hangi ruhta gizlidir menzile giden rota
ilk tattığımız acı bademin dilde aşkı
ah kayısı çocukluk, çekiç altı çekirdek
gözler düştü kuyuya tavanda ayın şavkı
firak - visal iç içe sıradan oldu gerdek
geceler işsiz artık bekleşir kaldırımda
yosma hayallerimiz temiz hislerden doğdu
akıl dibine vurdu tıkanan her adımda
açılan her boşluğa koca bir ömür sığdı
öfkemize esirmiş meğer o derin sözler
metânet mizanında hafif geldi yükleri
erdemlikle övündük ölü yaşayan bizler
biçtik usturalarla o incecik kökleri
öncesi iğne ucu sonrası sırma iplik
nasıl da rüzgar aldı dikişler açılınca
ve hep aynı senaryo, sahne ve aynı replik
dilin kemiği varmış anladık kırılınca
Kayıt Tarihi : 10.1.2007 13:01:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Şahika Güray](https://www.antoloji.com/i/siir/2007/01/10/kemik-siz.jpg)
ellerinize sağlık Şahika hanım.
gönlünüze bereket.
TÜM YORUMLAR (1)