Kemer Şehrengizi Şiiri - Nihat Malkoç

Nihat Malkoç
1595

ŞİİR


30

TAKİPÇİ

Kemer Şehrengizi

torosların eteğinde…

akdeniz’in durgun sularıyla söyleşir kemer,….
……yorgun bir gecenin ayışığında…
kalın perdeler çekilir bakır renkli ufuklardan
torosların altın beşiğinde ninnilerle uyur uzun kış geceleri
sulara düştükçe şehrin gül sureti,…..
…..yıldızlar çatlar hasedinden
masmavi rüyalar süsler bir mecnun’un deliksiz uykularını

bir sabah güneşi, öper torosların buz tutmuş doruklarını
kemer’in sarı saçlarını tarar rüzgarlar, bir anne şefkatiyle
bir med cezir heyulasında…..
……dalgalar serenatlar söyler uzayıp giden kıyılara
güleç yüzlü merhamet savuşur…..
…..vicdanlar cüzdanlara yenik düştüğünde
…acının teknesinde yoğrulur keder…

Ayışığı Geceler….

denizin mavisini giyinir aynalarda raks eden gökler
dalgalar umarsız şarkılar söyler yorgun çakıl taşlarına
seherin alacasında balıkçı tekneleri takılır…..
…..ufkun ötesinde saklı bir umudun peşine
martılar aynaların tenhasında biriktirir kızgın gözyaşlarını

kolu kanadı kırık bir sevdalı yürek,
…..düşlerini bırakır masmavi akdeniz sularına
hüzünler boy verir gönlün yitik coğrafyasında

kadim zaman, anıların izinde yürür gecenin tenhasına
düne dair ne varsa rengarenk heybesine yükler
zincirlere vurulan bir kör aşık, prangalarını çözer rıhtımda
aşk kitabını gönül rahlesinde okur sabahlara kadar

bir meczup yusuflar toplar phaselis’in derin kuyularından
yakupların gözyaşlarında yüzdürür elem kayığını
turuncu rüyalarından uyanır mis kokulu portakal bahçelerinde
bakır renkli gönül semaverinde demlenir güneş sarısı hatıralar…
ağzı dualı, bir nasırlı el, rahmet sağar göklerden

Phaselis…

doğa bütün cömertliğiyle çağırır konuklarını…..
…..yeşille mavinin büyüleyici izdivacına
sevda ateşinde (h) arlanan (g) özler durgun sulara bırakır (b) akışlarını

dalgaların senfonisinde uzar gider bitimsiz düşler
bir rüzgar, heybesinde biriktirir suların en koyu mavisini
gecenin ayazında ayışığı toplar…..
….. uykusu kaçan bir yetim çocuk…
gümüş renkli balıklar kaldırır da başını,….
…..seyreder kemer’in o doyumsuz güzelliğini

selçuklu’nun hatırası saklanır av köşkünde…
adrasan’ın mangal yürekli balıkadamları,
…..helenistik hüzünlerin girdabında
…..dalar suların masmavi enginine

Olympos…

bir öğle güneşi, postunu serer kızgın kumlara
ateş, bir buse kondurur mumun kekremsi dudağına
âhlar ve günahlar tutuşturur solgun yapraklı sevda defterlerini
bir elif yalnızlığında bütün harfler, öyle mağrur, öyle dik başlı…

caretta carettalar sırtlarında taşır…..
…..muhkem kaleler misali gönül köşklerini
khimaira’nın ağzından çıkan alevler tutuşturur sevdalı yürekleri
şehrengizler gözyaşına tutulur mürekkep hokkasında
…..hasret, pusuya yatar gecenin uzak sularında

yalnızlığın örsünde dalgalar döver kıyıları
yanartaş’ta bir mavi alev tutuşturur umudun çırasını
pegasus’un sırtında sonsuzluğa koşar rüzgârdan kanatlı süvariler…

Idryos…

antik bir yalnızlıktır Idryos’un ruhunun derinliklerinde gezen…
iri taneli mozaikler süsler yetim bir kilisenin tabanını
gül yüzlü meryem, isa’nın sancısını çeker hicap duyan nazarlarıyla
sunaklarda can çekişir, karşılığını bulamamış dilekler…
bir cami, duadan yorganını örter üstüne,
…..büzülür gecenin koynunda ateşler içinde
zümrüt-ü ankalar tüner şahadet parmağı misali minarelerde…

gözetleme kulesinden bakan şehla gözler…..
…..erken bayram eder, maviyle yeşilin doyumsuz raksında…
geceyi kovar, seher vakti sapsarı mantosuyla tahtına oturan güneş…
bir ikindi vakti yangın yerine döner akdeniz’in durgun suları

kemer, hayatın kıyısında durur bir ulu çınar gibi
…..kökleri kadim zamanın toprağına tutunur
…..dalları göğün derinliklerine uzar gider…
…..masmavi sularda can verir antik keder! ...

Nihat Malkoç
Kayıt Tarihi : 26.10.2016 12:20:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Nihat Malkoç