KEMER
İsmine bakıp ta sakın Antalya ilinin Kemer ilçesi sanmayın veya eskilerden kalma bir köprünün kemeri. Belimize taktığımız kemerle de hiç alakası yok. Yahut ta bir diğer ismini kemer bildiğimiz sebzenin.
Bizim “Kemer”:
Kırmızı ince uzun tüyleriyle orta boy “Tazı Kırması” Şakir Amcanın evinin önünde sürekli “Kulakları Kirişte”, patileri önde, kafasını patilerinin üstünde uyuklar dururdu.
Rengi daha çok kına kırmızısına benzerdi. Gözleri kafasına göre biraz büyükçe, göz pınarları “Kudreti İlahiden” sürmeliydi. O sürmenin siyahımsı çizgisi bir yayın kirişi gibi kıvrım alır, göz diplerinde son bulurdu. İnce bir yaya benzeyen yolun sonu gibi. Uzun tüylü kuyruğu onu hem biraz tazıya hem de boyunun kısalığı hasebiyle biraz “fino” köpeklerine benzetirdi. Kapının önünden asla ayrılmayan “Kemer” vara yoka da havlamazdı. Oldukça akıllı ve sadık bir hayvandı.
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
Geçti istemem gelmeni,
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta