Dalgalar yine mahzun, dalgın sularda köpük-köpük yosun
Boşalmış şişeme doluyor martıların erken neşesi
Öpüyor uykusuz mahmur gözlerimi, ilk vapurun sesi
Yeter bana, yattığım kaya; ne kuş tüyü, ne pamuk olsun
Kızarmakta somun ekmek, akşamdan kalma alaca şafak
İhanet mührüdür; hikâyesi çok eski bu soğuk demirin
Sırtımda bir çift yara, ucu ta yüreğimde; derin mi, derin
Sedef kakma, gümüş oyma, sahte gülüşlü bu çatal hançerin
Ah, bir ölçebilseydim ayarını, ah; insan denen cevherin
Önümde ejderha, şahmeran; ardımda dört atlısı mahşerin
Hemen büyü; kardeşlerin var daha okuyacak
Çalış, oku, işe gir, durma haydi, çarçabucak
İyisi mi, bırak para etmeyen sevdaları
Hem sırtındakinden ağırdır, gönül ağrıları
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!