Akşam köyümüze dönerdi
Şehrin öteki ucuna gider dönerdi
Akşamın boynunda bir çan vardı
Kaybolma ihtimaline dayanan
Kurutulmuş kalabalık buğuluyor şehir
Almış mı çalmış mı orası bugün de sır
Bir parça insan ikram ederdi akşam
Ben onun tanrı misafiriydim
Kelime kelm’den gelir derdi yara’dan
Karşılıklı tek kelime etmedik
Öyle korkardık birbirimizi yaralamaktan
Karanlık tehdit etti bir keresinde
Bu durumda diye ayrıldık
Anılar en iyi haberleşme şekli
Kayıt Tarihi : 23.9.2012 04:13:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Nilgün Aras](https://www.antoloji.com/i/siir/2012/09/23/kelm.jpg)
Çok içten çok saimi çok sıcak
ifadeler şiiri okurken su gibi
takıntısız pürüzsüz satır geçişleri
mükemmel
finişe yaklaştıkca heyecanı artıran
bir paylaşım olmuş
kutlarım şair yüreğini
şiir müthiş güzeldi, çok beğendim Nilgün hanım, kutluyorum.. saygılar..
Akşam ve Hüzün deyince konuyu dağıtsa da derkenar etme zorunda olduğum bir dize var
hüznün hacanası bildiğimiz akşamlar
ismet özelin bu mısraında geçen hacana , hacı anne den yola çıkıp değişmiş bir kelime..eskiden görücü usulü zamanlarında kızla oğlanın arasını yapmada bu tür ikna gücü yüksek, deneyimli , umur görmüş bir kadın tipi..
akşamı hacı anne olarak görüyor ve hüzünle şairi buluşturduğunu söylüyor burada şair..
her şair , akşam ile demlese de şiirlerini , bu konuda biliriz ki şiir ve akşam tem'inin zirve ismi Ahmet Haşim'dir..
Ahmet Haşim de, akşam, pastoraldir..o günün bitiyor olmasından kaynaklanan hüznü akşamın renkleriyle şiirleştirir...
Bu şiirde de, akşam, sevgili veda ve vedanın akşam atmosferinde boğaza düğümlenen hüznünü resmedilmiş olarak görüyoruz..
boğaza düğümlenen söz sükut ve ses arasında salınır..şiir de güneşin son ışıklarının böylece titreştiği bir atmosferi fon olarak seçmiş kendisine..sevgili akşam ve hüzün öylesine içselleşmiş ve içkinleşmiş şiirde birbirine işte o kadar...
kalabalıklardan kaçma ve uzletin kısa bir vakti...
en iyi ışınlanma ve kaçış saati olarak görülüyor şairce akşam..ama bu kaçış , ışınlanmanın kaynağına , ışık kaynağına öylesine derin bir yara ile bağlı ki...sözsüz söz, özsöz sonuçta bir yaradır..derken kelm sözcüğünün etimolojisinden telmih yapıyor..yara ve yaradan ilgisini kurarak aynı dizeyi iki türlü okuma imkanı veriyor şiir...
aklın duyguya dönüşmesi çok zordur..aklın metali, yüreğin yüksek fırınına atılsa da yine de bir yerlerde pütür pütür kalır..diye bilirim..duyarlı ve duygusal zeka denilen kavram konusunda kişisel gelişim uzmanları yeni şeyler söylüyorlar..belki de bu söylenenlerin ufkumu açmasıyla diyorum ki...
Duyarlı zeka veya başka bir söyleyişle , zekanın duyarlılığa baş eğmesi Nilgün Aras şiirleri..
Yürekten takdir ettiğim ve şerhinde aciz kaldığım şiirler
TÜM YORUMLAR (7)