Zaman akıp gidiyor velhasıl hiç durmadan
Ben hala kıyısındayım yaşamın
Yüreğim yarı parlaklığıdır yıldızların
Ve kekremsi kokular alıyorum tılsımlı
Çocukça oyunlara dalıyorum bazen
Bazen uçarı
Ve bazen de
Kadercilik arşınlıyor yüreğimi
Biliyorum...
Labirentler kadar karmaşıktır yüreğim
Ben se...
Şimdi...
Rüya tabircisi gibi
Gün ışığına yoruyorum iki sokak ötesini
Kaldırımı olmayan
Gri,
Tozlu sokaklar.
Baktığım yerlere düşmüyor gözlerim
Delip bütün zamanı
Zamansızlığın kollarında sallanıyor yüreğim
Ve Mitolojik çağların
Ölümsüzler adasında
Yelken açıyorum evrenin sonsuzluğuna
Gerilerde bırakarak mavi gezegeni
Puslu...
Gün ötesinin kesiştiği yerde
Pusulasız bir zamanın
Harebesinde uyanıyor yüreğim.
Dönüşü olmayan geçmişin
Darağacında çırpınıyor fesleğenlerim
Ve ölümün kardeş uykusunda
Lanetlenmiş kahkahalar çınlıyor şimdi
Son seferin
İlk durağında.
Bilmek değil bütün zamanı
Gerçeğin öte yüzü ılıman
Ve bütün melodileri anlatan bir rüzgar
Gerçek,
Ve düş kadar
Adressizdir yaşanılanlar
Sualsiz yüreğimin
Adressiz sokaklarında.
Kayıt Tarihi : 23.3.2010 20:58:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!