Yayılmaş her yana orkestra turu,
Seçim ikliminde öter keklikler.
'Çantada kekliğiz' saf temiz duru,
Kirlenmiş yüzle oy ister keklikler.
Cebimden kuruşu çalanları var,
Utanmadan kıs kıs gülenleri var,
Kuyruklu kuyruksuz yalanları var,
Şerefi pislenmiş sıtar keklikler.
Konuşur keklikler bir çatı çatmaz,
Verdiği ikrarı sonradan tutmaz,
Dokunulmaz zırhtır kaldırıp atmaz,
Hepsi birbirinden beter keklikler,
Adalet darası sağlar kadılar,
Türk insanında arttı kaygılar,
Anamız ağlıyor 'al git' dediler,
Kızdımı millete çatar keklikler.
El kara, yüz kara mebus oluyor,
Türk düşmanı meclis'e doluyor,
Vatandaş çaresiz saçın yoluyor,
Koltukda yan gelip yatar keklikler.
Kendi vatandaşın kalbinden vurdu,
Parsel parsel bölük Ata'mın yurdu,
Hazırda kıta emperyalist kurdu,
Vatanı milleti satar keklikler.
Meydanlarda doğru sözler dinleriz,
Beş yıl daha inim inim inleriz,
Seçimden seçime yine yanlarız,
Dizi dizi konvoy tutar keklikler.
Ata'ma kalpten itaat eder mi?
Vatandaş size kanaat eder mi?
Türk Tarihine bir dikkat eder mi?
Yakar DOĞANİ'yi eter keklikler
15.07.2007
İLYASHACI KÖYÜ
Kayıt Tarihi : 15.7.2007 15:18:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Dostlar; Haftaya bugün TÜRKİYE için önemli bir gün. Star Keklik'lerimizi iş başına getireceğiz. Yıllanmış, kaşarlanmış, eli kara, yüzü kara, çalan çırpan, soyup yatan, ikrarında durmayan, dokunulmaz zırhlara bürünen, TÜRKİYE için çalışmayan, kıymetlerini emperyalislere satan, yok edilmesi için planlar kuran... kısacası kendi vatanına, milletine hainlik yapan keklikleri seçeceğiz. Bu star keklikler, bu siyesi keklikler; özü saf, tertemiz, dupduru bizleri hep 'Çantada Keklik' görmeye, kendilerini seçtirmeye devam ediyorlar... Birinin peşinden gideceğiz ama inşallah ihanet edenlerin peşinden gitmeyiz. Seçimin TÜRKİYE'ye ve TÜRK HALKI'na hayırlı olması dileğiyle... -------------- Bu şiiri bir hikaye ile süslemek geldi içimden: Adamın biri, Kuşlar Çarşısı'nı geziyormuş. Çarşıda; maharetli, eğitimli, güzelim kuşları satılıyormuş. Adamın gözü bir ara kekliklere ilişir. Bir grup kekliğin üzerindeki varakta, 'Tane işi satış fiyatı 1 altın' yazıyor. Hemen yanı başlarında asılı, adeta altın kafes içinde bir keklik daha var ki, fiyatı; 300 altın. Adamın gözü 300 altınlık kekliğe takılır. 'Hayırdır' der satıcıya, 'Bunun diğerlerinden ne farkı var ki, bunlar 1 altın, bu 300 altın? ' Satıcı keyifle anlatır kekliğin marifetlerini; 'Bu keklik özel eğitimli, çok güzel ötüyor, ötmesi bir yana bunun ötüşünü duyan ne kadar keklik varsa hepsi onun etrafına doluşuyor' diyor.'Tabii bu arada avcılar da o etrafa doluşan keklikleri daha rahat avlıyor' diye ekliyor. Adam hemen: 'Satın alıyorum', 'Al sana 300 altın...' Adam parayı verdikten sonra; hemen oracıkta kekliğin kafasını koparıyor. Dükkan sahibi şaşkın; 'Ne yaptınız, en maharetli kekliğin kafasını koparttınız, yazık değil mi' diye dövünürken; Adam gürlüyor: 'Bu kendi soyuna ihanet eden bir kekliktir. Bunun akıbeti er veya geç budur.'
Güzel yüreğinizi sevgiyle selamlarım. Tam puan, Bilal Esen
' YETER ARTIK ' koymuştum.Doğal olan bizler keklik oldukca bizleri avlayacaklar çok olacaktır.Yüreğine sağlık.
Yarınlar yüreğince biçimlensin.
keklik avcılarına oy vermeyin
keklik gibi avlanmayın..))
saygılar
TÜM YORUMLAR (5)