Kayaların kovuğuna,
Yuva yapmış ala keklik.
Şahin dalmış folluğuna,
Yavrusu bir bala keklik.
Ferikler çıkar, yayılır,
Çekirge görse bayılır.
Sesi uzaktan duyulur,
Uçup, konmaz dala keklik.
Hepsi ölmüş, biri kalmış,
Şansı olan diri kalmış.
Bir kemik, bir deri kalmış,
İnemiyor yola keklik.
Öksüz kalmış o anadan,
Ayrı kalmış bir sunadan.
Kursağı boş, doyamadan,
Kul olmamış, kula keklik.
Kayalarda öter tatar,*
Merisi *yanında yatar.
Dostlarını çabuk satar,
Kalır elden, ele keklik.
Evsini,* kurağı *aşar,
Deli eser, azgın coşar,
Gün gelir, tuzağa düşer,
Düşer dilden, dile keklik.
KARAC’OZAN; bir nefeste,
Esir düşmüş, o hapiste.
Dertli söyleşir kafeste,
Artık tutsak, köle keklik.
09 Mayıs 2013 GÖLBAŞI
*tatar: Kaba ve gür sesle öten erkek keklik.
*meri: Dişi keklik
*kursak: Kuşların midesi.
*evsin: Keklik avlamak için dallarla çevrili evcik.
*kurak: Keklikleri tuzağa çekmek için, kafesteki kekliği, evsin yakınlarıda bir ağacın çotuna yerleştirmek.
Cahit Konut
Kayıt Tarihi : 24.6.2020 09:57:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Cahit Konut](https://www.antoloji.com/i/siir/2020/06/24/keklik-21.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!