Kefilim Allah. Şiiri - Mehmet Şahan

Mehmet Şahan
2967

ŞİİR


41

TAKİPÇİ

Kefilim Allah.

KEFİLİM ALLAH (kıssa)

Dört değişik birimde dört tane farklı müdür,
Bakanlığa çağrılır. Derler ki: “Hayır mıdır?”

Falan ilde birime personel alınacak,
Yazılı sınav ile mülakat olunacak!

Bu sefer komisyonda da size görev verildi,
Alımları siz yapın, böyle uygun görüldü!

Komisyon huzurunda mülakatlar yapılsın,
Ne kimse kaygılansın, ne de şüphe kapılsın!

Görev emrin alınca hemen yola çıktılar,
Bir yandan da sınavın şartlarına baktılar!

Kaldıkları otele sessiz girdiler, lakin
Bir cami bulalım ki biraz olmalı sakin!

Kenar bir mahallede ikindi kılmak için,
Şadırvana girdiler abdesti almak için…

Hazırlıklar yapılıp çorabı çıkarınca,
Öne takunya konur ayağı ayarınca!

Müdür şaşkın bakışla merak eder kim diye,
Ne tanır, ne tanışır; ne bu hizmet, hem niye?

Müdürdeki şaşkınlık gözlerinden okunur,
Gençten duyduğu sözler can evine dokunur!

“Görürüm ki yabancı, buralı değilsiniz;
Amacınız besbelli namaza mehilsiniz…

Hem misafir hem Hakk’ın rızasını dilerim,
Kalbim huzurla dolar ondan böyle gülerim!”

Böyle içten, samimi; güler yüzü görünce,
Kimdir, kimin nesidir? Bilmek ister yerince:

“Adın nedir yiğidim; işin, gücün var mıdır?
Ne işiyle meşgulsün, yoksa yolun dar mıdır?”

-Adım Bilal efendim; işim yok da olacak,
Üç gün sonra inşallah, devlet işe alacak!

“Nasıl olur Bilal’im, ne kadar çok eminsin?
Bir torpilin var mı ki, insan böyle güvensin!

Sözlerine bakarsak sen kazanmış gibisin!
Verilmiş sözler mi var? Yoksa müneccim misin?”

-Dün gece teheccütte arz eyledim halimi,
Ben Mevlâ’ma sığındım yazdım arzuhâlimi…

Ben Rabbimi severim; bilirim, beni sever.
Seven, sevdiği için iş yapmayı pek sever!

O ne güzel güvence, ne güzel vekildir O!
Yürekten dileyince, “Yetime” kefildir O!

“Söyler misin Bilal’im, bu sendeki hal nedir?
Mütevekkil halinde, sır ve minval nedir?”

-Anacığım büyütmüş; sır denir mi, bilmemiş!
Bir kerecik ağzıma “haram lokma” vermemiş!

Yazılı sınav günü katıldı belki binler,
Kazandılar sınavı Bilal gibi yetimler!

Mülakat geldi çattı çağırdılar Bilal’i,
Acaba görmüş müydü ufuktaki hilali?

Heyecandan olacak bizi fark edemedi,
Tanır gibi olsa da hiçbir şey diyemedi!

Hemen sordum Bilal’e: “Bizi tanımadın mı?
Bizim olduğumuza yoksa inanmadın mı?”

-Evet, dedi sadece; öne eğdi başını;
Gizlese de silmedi gözündeki yaşını!

Hıçkırıklar boğazda düğümlendi bir anda,
Manevi bir ruh hali oluverdi Bilal ’da!

Ellerini kaldırdı, kapattı gözlerini,
Doğrudan Yaratana söyledi sözlerini:
-Ey Rabbim! Ben halimi, yalnız sana sunmuştum!
Yardımı kuldan değil, yalnız senden ummuştum!

Ey Allah’ım! Ben senden, başkasından istemem!
Senin sevginden başka hiçbir sevgi beslemem!

Müdürlere mahcubum, kuldan istetme böyle!
Edeceksen sadece tek Sana muhtaç eyle!

Birden büyük sessizlik kaplar bütün odayı,
Hem Yaratan hem kalpler, işitirler nidayı!

Müdür der ki Bilal’e: “İşin, aşın ve eşin;
Mübarek olsun sana, bu gün doğsun güneşin!”

Pîr-i Fâni unutma, sen Hakk’ı vekil eyle;
O, en güzel vekildir; bihakkın kefil eyle…

MEHMET ŞAHAN (PÎR-İ FÂNİ)
08.12.2018 - İSTANBUL

Mehmet Şahan
Kayıt Tarihi : 9.12.2018 01:00:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Mehmet Şahan