Şu kuşlara bak;
-horon teperler ya hep gökte,
Sanki uçuyorduk biz de,
-turnalara nispet o günlerde,
Kargalar bile gülerdi halimize,
-cartlak sesi ne gıcıktır, bilirsin
Ne mutlu bize ki;
-asla kartallara yem olmadık.
şeytan uçurtmalarından korkmazdık hiç,
-nanik yapardık, iki elimize kanat takıp
Gazlar geçerdik yanlarından;
-bazen ‘it dalaşı’, bazen de ‘pike’;
-‘sevdâ’ yazardık renk cümbüşüne,
Ne günlerdi onlar;
Ne çok pembe bulut harcadık.
Yerdekilere de acırdık;
‘zavallı’ derdik; ‘karınca kararınca’
Kanatları varsa da, suyunu çıkardılar,
-uçamadılar.
Hasret çekenlere dalga geçerdim o zamanlar,
Başka ne ister ki gönlüm, dile gelince yâr?
'Balım' dediğinde, güllerim beş yaprak,
Canı çıkası kış, şu yüreğe düşmeden önce.
Bazen de tam tersi olur şimdi bana;
-bulamaz isem seni karşımda,
Hıncımı dökecek yerlere kaçarım hep;
“Karşıma geçse” derim, “neler söylerim O’na! ”
Hırsımı, kağıt parçalarından çıkarırım.
Her şiirin bir gâyesi var;
Belki de biraz konuşmak dileğimdir bu, sana
Zannederdin ya hep, söylenirim ben kendi kendime;
-deli saçmasına benzerdi karavana lakırtılar
Hiç de değil; gömü gibidir onlar, yırtınırım
-yufka dizelerin boğuk sesine sahiptir ya tümü,
Kimseye de belli etmem, içime atarım hepsini;
-sevdâ mırıldanırım.
Zorlamasınlar, yaparım!
-eşerim kara toprağı ellerimle, zararı yok!
Sevdayı koklar, arar bulurum izini
-öfkem, pençeme dolar, tırmalarım
Belki de 'zorba' der cümle âlem,
-'vız gelir, tırıs gider! '
-korkmam kimseden zerre kadar,
-yüreğime laf söyletmem!
Yazık değil mi?
Deliye benzedi işte; ne etsem, ne eylesem,
-kime gitsem, gülmeye başladı yüzüme,
Arkamdansa, kimbilir neler söyleyecekler?
-“git, yüzüne söyle! ” diyenlere mi,
-“kal, sabreyle! ” lâflarına mı kansam?
Yoksa, utancım yüzüme gergef,
-çekinir oldu dilim.
Yani, sen gelinceye kadar,
Yüreğim sabır küpü oldu, dondu ha donacak!
Sen mi? Merâk etme hiç bunu;
-satır aralarına sızacaksın belki birgün,
O güne dek, dil susacak; ahir zamana ramak
-yoksa şerefsizim; işim bitecek
Kimse de adını bilmeyecek; bilen, asılacak!
Her ne varsa lâhitlerde, çivilenmiş harfler;
-şifreli kalacak, zahir.
'Şiirlerse, işini bilir' derler; malum
Havaî fişeğin göklerdeki kısrağına benzer;
-alabildiğine özgür, içinden geçenleri de hemen söyler
-“sevdâ” yazarlar geceye,
Yıldızlar ne yapacağını bilmez ya; habire titrer
Mehtapsa, dona kalır.
12.05.2009
Orhan TiryakioğluKayıt Tarihi : 13.5.2009 12:21:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Mırıldanmak? ? ? ? Kedi yüreği mi? Saygılarımla..
![Orhan Tiryakioğlu](https://www.antoloji.com/i/siir/2009/05/13/kedi-yuregi.jpg)
TÜM YORUMLAR (1)