ilk ağladığımda öğrenmiştim
tuzun yüreğimi kabartan tadını
uykular eksilttikçe sana
en ince yerinden kırılırdı sabah,hep yorulmazdım
(h) iç çekilmemiş avılar birikirdi soluğuma
ilk düştüğümde çok geçti
yine de öğrendim yürümenin zorluğunu
bir bendim o zamanlar yollarını kendine yürüyen
minderini unutan kedim bilekarıştırmazken
kapıların sadece gidene açıldığını
daha o zaman hüküm giydi ömrüm aşka
kullansam da aynı geçmişi yıllardır
çok şey değişti hayat bilgisi kitaplarında
masal kahramanları da öğrenmiş artık
tarihi atılmamış günlerin kimde kaldığını
kime dönsem şimdi yüzümü,adı
unutulmuş bir şarkıya denk düşüyor
ve inatla sesime çekiyor tüm zamanları bir çocuk
aldırmadan yüreğimin ortakesitini almasına
kimliğime düşmüş düşkırıklı gülüşlerin
ne varsa kendimden de sakındığım
tutuştu ilk kurak yazında
yaşam yorulmadı gene de beni sürümekten
şimödi kaç kurak yaz geçti
şiirsiz
ve kedisiz
nicedir ıslanmıyor dudaklarım ve ellerim
bir sen kaldın...
....benden geriye
yokken hiçbir yasa kitabında
acemi şairliğe verilecek hüküm
sürgün yedim,yalnızlığımın
bölünmez bütünlüğüne ihannetten
ve ne kadar yakıştırsan da sesime soğuk bir kış
kedi mezarı -ki boş bir minderdir hala
bilemez kaç siiirimin sonunu seninle getiremediğimi
ama kim bilebilir ki
yüreğimin bir kedi mezarlığı olduğunu...
Kayıt Tarihi : 12.11.2006 00:32:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TÜM YORUMLAR (1)