Hayvanlar korunmalı,
Hayvanlar sevilmeli,
Onlar korkutulmamalı,
Onlar ürkütülmemeli...
Kedi ve köpek gibi hayvanlar vardır ki,
Mahallemiz içinde bizlerle yaşamaktalar,
Bizlerle ortak besinleri ve hatıraları paylaşmaktalar,
Artıklarımızla karınlarını doyurmaktalar.
İçerimde hayvan sevgisi var,
İsterim ki tüm hayvanlar sevilsin,
Hayvanları sevdiğimden, insanları da seviyor,
Vicdanımı hiçbir zaman frenleyemiyorum,
Kediler beslenilmeli, kediler anlaşılmalı,
ALLÂH(c. c.) rızası için, O’nlar doyurulmalı,
Haklarına saygı gösterilmeli, hakları gözetilmeli,
Çocuklarımız gibi, kabullenmeli, sevmeli ve korunmalı.
Sevgisiz zaten yaşanmaz,
Hayvanları seven insanları da sever,
Kediler de sevilme bakımından ideal yaratıklardır,
Sevmeye doyulmuyorlar, üstelik sevildikçe bıkılmıyorlar.
Çok insan hayvanı sever fakat söyleyemez.
Sevgiye muhtaç canlılar, aramızda değiller mi?
Bu fırsatı kaçırmayalım, bir kediyi sahiplenelim,
Evimize alalım koruyalım, sevelim ve besleyelim.
Evim genellikle her zaman ve de daima kira,
Belki zengin biri değilim ev alamadın henüz.
Sırf bu yaratıkları besleyebilmek için,
Kedilerim için mutlaka bir gün ev alacağım.
Ev sahiplerimi de özellikle şartlı seçerim.
Kedileri olanlardan, kuş beslemeyenlerden, hayvan sevenlerden,
İhtiyacı olan yalnızlardan, gariban olanlardan veya dullardan,
Yalnız kişilerden, kalp gözü açık olanlardan,
Maneviyata önem verenlerden,
Sahsım gibi düşünen bekâr insanlardan,
Müminlerden veya diğer inançlılardan,
Yani ALLÂH(c. c.) ’tan korkanlardan, ev sahiplerimi seçerim.
Deneyimli vicdanlı insanları arar bulurum,
Vicdanlılık sözle olmuyor, biraz da tecrübe gerektiriyor.
Kedileri severim diyen çok insan vardır,
Evlerinde kedi geçidi bulundurmayı bilmezler,
Genellikle kiraladığım evlerin yeri, sakin yerlerdedir,
Şehir dışındadırlar, fakir mahalleler uygun olur,
Kültürlü insanlarda anlayış ve saygı vardır,
Hayvanı kendisi gibi et kemik kabul ederler,
Bazısı vardır anlayışlıdır, anlayış biraz da yaşayışla ilgilidir,
Kimlerde merhamet olduğunu, kimlerin nasıl hayvan seveceğini,
Belki de ailesi aşılıyor ki, bu çocukluktan kaynaklanıyor,
Bu acıma duygusudur şahsen tam tespit edilemiyor,
Kedilerim için mi, kendi rahatım için mi?
Hep ev etrafında boş alanlar olmasını istemişimdir.
Tuttuğum mekânların yakınında park, cami, medrese, bulunsun,
İkametgâh ettiğim yerlerin, yakınında mezarlık bulunsun istemişimdir.
Sokak kedilerim genelde, sokağın başıboş kedilerinden oluşurlar,
Bunu vatandaşlar algılayamazlar, zararlı madde saklıyormuş gibi,
Onların geliş ve gidişleriyle meşgul olurum.
Kediler de bunu bildiklerinden şahsımın derdini anlarlar.
Yoksa vatandaşın birisi mutlara der:
‘’Evden derhal çık, kedilerini de topla götür! ’’
Bu söze her zaman hazırımdır, önlemimi de almışımdır,
Tuzağa hiç düşmem, zaten kedilerim de mahallenin kedilerindendir,
Ev çift kapılı olmalıdır, arka kapı da arka bahçeye açılmalıdır,
Kötü niyetliler, taş kalpliler görmemeli, zehirleyememeli,
Yapılan iyiliği dedikodularıyla, lekeleyememeli,
Engelleyememeliler diye,
Şu hâlime şu söylediğim lâflarıma da bak.
Yapılan bir iyiliği bile rahatça savunamıyorum,
Rahatça anlatamıyorum, kediler den değil,
Sanki Hint bitkilerinden bahsediyorum,
Arka bahçede derken,
Sanki Hint bitkisi yetiştiriyor gibiyim.
Bu lâfı andım diye eve baskın olmasın, bitkiler yerine,
Enginarları pardon kedileri bulursunuz.
Kedilerle ilgilenmenin, sevabına erebilmemin,
Zulmünü duyarım diye insanlardan ürküyor,
Adeta korkuyor gibiyim, çünkü iyice bilirim ki,
Ülkemizde, kedi besleyenlere, bazı yörelerimizde isimler takılır,
Deli denilir, iftiralar atılır, selâm verilmez.
Kedileri taşlatılır, kendisi taşlanır, hakaretler edilir,
Evine girilmez, evi pis kabul edilir, çayı içilmez, çayı pis kabul edilir.
Bazıları insanlardan bile sayılmazlar, adam yerine konulmazlar,
Bundan 10 yıl önce kedilerimden belli olmuştum,
-Niçin kedi besliyorsun, ne yapacaksın bu kadar kediyi?
Aynı sualleri defalarca yöneltmişlerdi,
Sonunda selamlar kesilmiş, gülüşmeler başlamış, alay edilmişti.
Ne kadar bilgi verirsen ver ve çevreni aydınlat,
Bilgi önyargılı anlaşılır, kediler şahsına havale olur,
Sonunda Hoca kediyi seviyormuş derler,
Bunu bir iyilik sanırlar, bu sefer de bahçene kedi atarlar,
Annesinden ayırdıkları yeni doğmuş yavru kedileri,
Evimin arkasına, poşetle atarlar, kutuyla koyarlar,
Hoca acısın evine alsın diye, evlerindekini, atarlar,
Kediler saatlerce günlerce, miyavlar dururlar.
Sonunda onları evime alırım beslerim, bu şekilde adımız çıkar.
Bir de üstelik hiç utanmadan demezler mi?
-Bu kadar kediyi nereden topladın?
Bizde kedi var sana getirelim mi?
Desem ki onlara;
‘’Siz şu koca ineği beslerken;
Daha da çok ayıp değil mi? Fakat diyemem!
Şaşırırlar ve anlamlandıramazlar, bu ne diyor ya derler.
Çünkü bu suali şahsen soramam, vicdanım elvermez,
Hayvanları bölemem ve ayırt edemem.
İşte sırf bunun için duvar ile bir de bahçeye ihtiyaç duyarım ya,
Bunu daha fazla izah edemem,
Kedileri severim demeyeceksin, kedileri gizli gizli besleyeceksin.
Hiç kimse bilmeyecek, çünkü onlara ciğer gönderen olmaz,
Onları seven ve koruyan da hiç olmaz,
Saygınlığın düşer, toplumda itibarın zaten yok ve hiç kalmaz.
Şu an şahsımın besledikleri yatılı olmayan,
Ekseriyetle gidip gelen cins kedilerden oluşmuştur.
Bunlar doyarlarsa gittikleri yerde yavrularını da doyururlar,
Diğer kedilere de rızık kalır.
Vicdanımın istediğim tek şey,
Kedilerin birer birer sahiplenilmeleri,
Onların doyurulmaları, sularının içirilmesi,
Onlara taş atılmamaları,
Dedim ya kediler de şahsıma ait değildirler.
Bir kısmı sahiplidirler ama karınları açtır ve gelirler.
Bir kısmı da sokaktandır, öksüz ve yetimdirler.
Bazıları da şahsıma aittirler, bana alışmış olanlardandır.
Toplumumuzda bazı hayvan sahipleri,
Tavuklarına verdikleri önemi, kedilerine verememişlerdir.
İneklerini korudukları gibi, onları da koruyamamışlardır.
Davranışlarını anlayamamış, isteklerine cevap verememişlerdir.
Benim sokak kedilerim 3 zümreden oluşurlar.
Sabah ezanından evvel toplananlar,
Günde bir kez gelir, doyunca dağılırlar,
Doyup giderler evlerine veya sahiplerinin yanlarına,
Bazı evsizler de arka avluya dizilirler,
Orda yatar kalkarlar ve barınırlar,
Bunlar bazen 5-10 civarındadırlar,
Sularını değiştirir, karınlarını doyururum.
Bakımları varsa yaparım, şahsımın olmuşlardır,
Evcil de sayılmazlar, bunların ahları da alınmamalı,
Anlamadığımızdan dolayı hep haklıdırlar,
Yine de her zaman daima zararsızdırlar.
Bunlar yiyecek verdiğimi bilmezler bile.
Açılan penceremden veririm, yüzümü görmezler,
Mutfağa kadar girerler fakat geri çıkarlar,
Karın doyurmak değil sevgiye ihtiyaç duyarlar,
Bazen onları yakından seyrederim, mutlu olurum,
Kişiliklerini tanımışımdır, duygularını anlarım.
Her birinin kürkü farklı farklı desenlerde,
Karınları doyduğunda, bakımlı ve sevimli olurlar,
Sanki biz kulları için, hem et ve kemikten,
Akıllı, ruhlu ve programlı, elyaf ve pelüşten dayanıklı, oyuncaklar,
Hak Teâlâ’dan, özellikle bizlerin sevmesi için,
Kucaklarımıza göre imal edilen canlılar,
Kış günleri, onlara sıcak ortam hazırlarım,
Halı, kilim serer, samanlardan, leğenlerden zemin koyarım,
Pire tozları ile bazen bazılarını pudralarım.
Sularına vitamin, antibiyotik de katarım.
Genelde kuru mamalarla onları beslerim,
İndirimli günlerde bol miktarda satın alırım,
Sütü sevmeseler de, diğer artık yemek çeşitleriyle,
Zaman zaman her şeyi siler süpürürler.
Aslında yaptıklarım bir hobi değildir,
ALLÂH(c. c.) rızasıdır.
Kedi nankördür derler, tamamen yanlıştır.
Ne ilmen, ne de tıbben, tespiti mümkündür.
Fakültesini okumuşum yıllarca,
Nankörlüğünden ne bahsedildi, ne de anlatıldı.
Ne de nankörlüğünü deneyimlerimle yaşadım,
Etrafımdaki kedilerde de daha tespit edemedim.
Çünkü kediler bizzat nankör değildir.
Kedi aksine mütevazı bir canlıdır.
Nankörlük biz insanlarda daha mevcut,
Bu söz doğrudur, bunu da ispatlayabilirim.
Kedi rızık buldu mu gözünü yumarmış da,
Bu rızkı inkâr etmekmiş de,
Kedinin gözünü yumması,
Rabbine minnettarlığındandır,
Rabbi inkâr etmesinden, sahibini inkâr etmesinden değil,
Kedi: ‘’Rızık vericim Rabbim ‘’der.
Rızkını kaptırmak ta istemez,
Onun için pençe atar, eliyle seni engeller.
-“Sen kimsin çek elini, bu rızık Rabbimden bana geldi! “ Der.
Bunları demekle de haksız da değildir.
Münafık gibi ikiyüzlülük mü yapsın,
Her kap yemek için kuyruk mu sallasın?
Çünkü kediler merttir,
İtibarlı hayvanlardandır,
Karınları doyunca evin en iyi yerini seçerler,
Minderlerine veya köşelerine çekilirler.
Önce ağzını, elleri ile sonra ellerini ve yüzlerini,
Ardından kollarını dirseklerine kadar, abdest alır gibi,
Kulaklarının içini uzanabildiği her yere kadar,
Alnını mesh edercesine, diliyle ıslata ıslata, yalanır ve temizlenirler,
Biz insanlar gibi sanki abdest alırlar,
Çünkü birazdan, inzivaya çekilecek,
Bizzat kalp zikrine, dalacaktırlar,
Hz. Zekeriya(a. s.) ’nın, zikrine benzer.
ALLÂH celle celâlühü, ALLÂH celle celâlühü,
Diye kalbi ile Zekeriya aleyhi selamın, zikrini, çekecektir,
Çünkü kedilerin kalplerin de, anatomik bir oluşum vardır,
ALLÂH(c. c.) celle celâlühü, adlı kelimeler, bizzat kalplerinde yazılıdır,
Sahipli bir kedi daima temizdir,
İnsan gibidir, temiz yerde yatmak ister.
Dünyanın da en temiz hayvanıdır,
Ondan temiz bir hayvan yoktur da.
O’nlar su israfı yapmadan, yalana yalana, temizlenirler,
Çünkü hem yaralarını, varsa iyileştirirler,
Hem de tüylerini tararlar, ve de dezenfekte ederler,
Kürk mantolarını günde 5 vakit, kuru temizlemeden çıkarırlar.
Dillerinde bulunan antiseptik bir madde,
Yaladıkları yerleri bazen iyileştirir,
Tüylerinin dökülmesini engeller,
Aynı anda tüylerini de temizler.
Kedi asildir,
Kedi itaatkârdır,
Kedi söz dinler,
Kedi anlayışlıdır.
Devamlı kucağımda olmalarına rağmen,
Ellerimde ayaklarımda tek bir çizik izi yoktur,
Çünkü rahatsız olduğunda beni yer bırak der ve uyarır,
Tamam derim yere bırakırım, onunla anlaşırım.
Mesela gece vakti evime gelen kedim,
Geldiğimde uyuyorsam ayakucuma yatar,
Sabah uyandığımda yanıma gelir,
Uyumuyorsam yanıma kadar gelir.
Kedi diğer kedinin önündeki hissesine tenezzül etmez,
Çakal gibi başkasının avına saldırmaz,
Fare gibi çuvalı delip, hem karnını doyurup,
Hem de çuvalın içini pislemez.
Leşlerle ilgilenmez, ölü fareyi yemez,
Bayat, kokmuş, yiyeceklere tenezzül etmez,
Temiz yiyeceklerden yer,
Yediğinde neredeyse şükreder.
Mesela benim kedim masama çıkmaz,
Kahvaltımdan istemez, evin düzenini bozmaz,
Televizyonun tepesine çıkmaması, sofraya dadanmaması,
Komşunun civcivine saldırmaması, örnekler sayılabilir…
Eğitimli evcil kedim eve sürekli fare getirir,
Fakat hiçbir zaman komşumun bahçesinde ki,
Hindinin ve tavuğun civcivlerinden getirmez.
Oysa kedim aynı bahçeyi kullanır,
Kedi sadıktır vefakârdır,
Sahibine bağlıdır,
İster terkedilmiş olsun,
Gelir sahibini bulur.
Ve bekler sahibini ölesiye,
Sahibi terk etse de,
O terk etmek istemez sahibini,
Ve bulunduğu yeri…
Kedi tam bağımsızdır, tam hürdür.
Cambazlık yapmaz, ama cambazdır, sirkte oynattıramazsın,
Ne boynuna tasma taktırtır, ne ip ile dolaştırılmayı ister.
Kendi keyfi ister ise, her türlü oyunu sergiler.
Kedi görevinin bilincindedir, iyi bir avcıdır,
Fareyi anında yakalar, O’na kaçma imkânını tanır ve acı çektirmez,
Bazen onu affettiği ve dost olduğu da görülür.
Dost olursa da sözünde durur, O’nu artık öldürmekte istemez.
Bir gün bir fare, evcil kedimle arkadaş olmuştu da,
Onunla yaşamıştı, göğsünde o fareyi de barındırmıştı,
Fareye, bahçenin yolunu gösterdiğim hâlde,
Bu benim işime gelmemiş olacaktı, saatlerce onu aradı…
Sonunda buldu da o fareyi geri getirmişti,
Bıcırık fare ile arkadaş olmuştu,
Adeta farenin de rızkını önüne koyuyor,
Su kabını yem kabını hazırlıyor olmuştum.
Kedinin sesi kibardır, insanı rahatsız etmez,
KUR’ÂN’da bir emir var ya biz kullarına,
Sesinizi yükseltmeyiniz der ya, sanki sesini yükseltmenin,
Seslerin en çirkini olduğunu kediler de bilir gibi,
Kedi ahlâklıdır, edep sahibidir,
Dişisi ile sokakta aleni görülmez.
Tuvaleti gelince de toprağına gömer.
Ev kedisi ise toprağına gider.
Kedi doyunca kalkar,
Tıka basa yemek yemez,
Yerken de israf etmez, zorda kalırsa,
En nazlısı bile yiyecek ayırt etmez,
Kedi kendini insanlara sevdirtir, insanları yadırgamaz,
İnsanlara en saygılı hayvandır kedi.
Ne de sevimli bir hayvancıktır,
Hem de canlı ve de enerji dolu…
(2008)
Mehmet Tevfik TemiztürkKayıt Tarihi : 25.5.2011 03:21:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Mehmet Tevfik Temiztürk](https://www.antoloji.com/i/siir/2011/05/25/kedi-82.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!