Araya derin zaaflık girdi atamadım ki.
Sonra gurur,sonra ki gerçeklerden serpiştirmişdim.
O ki sararken üşüyen ruhumu,eksik duygudan buz kesmiş bedenimde,
kalabalık sokakta insanlar öylesine düşüncelerle gelip geçerken,
bense köşe başında sıcaklığı yakalamak için pusu kurmuş yaşlı adama baka kaldım.
Amacımda fikrimdeki yasaklı kişi.
Ben güneş istemedim,ben gölgeler istedim serinleyebileceğim.
Herkes güneşi ister karanlıklarına bense bir bulut altında gölgeler isterim yakıcı aydınlıklarıma.
Çünkü senelerdir yakıcı aydınlıklardayım.Susuz,yağmursuz ve soğuk rüzgarın getirdiği
deniz kokusundaki tuzla.
KAZIM YEŞİL(26.06.2010)
Ben,ben nasılım ki
İyi gibi arada kötü gibi
Ortada yine yaşam.
Orta yolda yürüdüm.
Nefeslerimin ortasında heveslerim gibi.
Umarsızlık sızıyor geleceğe.
Düşünmek ve susmak,
susmak ve düşünmek ama anlamlı ama anlamsız.
Düşünce umarsızlığın yoğun olduğu pazardayım.
Bağıranlar ve çağıranlar,tezgahındakileri satma uğraşında herkes.
Ama öyle ama böyle.
Bazıları kendi tellerinden çalmakta,
Hesapsız bir umarsızlık,ümitsizlik sıçramış kara leke misali gelecek günlere.
Hesaplı gülüşlerim bitti bitecek derken,senler,bizler ve onlar sayesinde yeniden.
Çoklu seçenek halinde benim umarsızlıklarım.
Başlıcaları ise: Gelecekten hayallerim,süründüren ekonomim ve açlık seviyesindeki
huzura nazır saf sevi duygusu.
Umarsızlık varsa hayatlarda eğer bu sözcüğün eş anlamlısı çaresizlik ise,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!