Kayseri Şiiri - Hacı İbrahim Sağır

KAYSERİ

Ağam sen Yozgat'lı ben'se Kayseri,
Hasret korla pişer; gönlüm serseri,
Memleket işte ne döş kor, ne seri,
Kayseri her daim durma gel diyor.

Talas'tan yüzünguylu şehre gelsem,
Kartal'da şehitlere selam salsam,
Hunat'ta ikindi vakti namaz kılsam,
Kayseri'lim değerini bil diyor.

Erciyes'te bir sabah gözüm açsam,
Tekir'de köpüklü ayranlar içsem,
Hacılar'dan ağrı Hisarcık'a geçsem,
Kayseri güzelliğe sahip ol diyor.

Beştepe'de demli bir çay içseydik,
Akşam karanlıkta piknik yapsaydık,
Gece yarısında karpuz kesseydik,
Kayseri gecelerle dost ol diyor.

Kale'de al bayrak dalgalanırken,
Bürüngüz'den ezan sesi yükselirken,
Meydan'da öğle sıcağı kavururken,
Kayseri Kapalı Çarşı'ya dal diyor.

Bastırma burnunuzda tüte dursun,
Mantı'mız tüm gönüllerde taht kursun,
Sucuk kahvaltıda köşeye otursun,
Kayseri sofrasında yer al diyor.

Kayseri Lisesi hakkın helâl et,
Nura kuşan gençlerden olduk elbet,
Kapı; İç Anadolu'ya Erkilet,
Kayseri havasından soluk al diyor.

Kayseri desem sensin akla gelen,
Erciyes yücesin gökleri delen,
Bembeyaz örtün gönülleri çelen,
Kayseri karşında dilim lâl diyor.

Kayseri ile Menteşe arası,
Bir saatlik arabaynan süresi,
Süremeyişim gönlümün yarası,
Kayseri senin doğduğun el diyor.

Saçları simsiyahti, yüzü bensiz,
Nice yıllar geçti; gurbette sensiz,
Şimdi gülse bile gözleri fersiz,
Kayseri anaya giden yol diyor.

Nereye giderse gitsin bu beden,
Bu can bu tenimi terketmeden,
Fırtınalar kopar her dem gönlümden,
Kayseri gurbetten esen yel diyor.

Gadasını aldığım nörüyon dirik,
Gözünün yağına yımırta kırarık,
Öğünmek olmasın gayseriliyik,
Kayseri ağzı ağızda bal diyor.

Menteşe'de doğdu Sağıroğlan,
İlk, orta, lise, üniversite falan,
Sonrasın da bin uçağa havalan,
Gurbette hep gayserili gal diyor.

Hacı İbrahim Sağır
13 Ocak 2013