Kayıplar Sana Yakışıyor

Kayıplar Sana Yakışıyor

Aksi, ters döngüler başa sarıyor sanki,
Her şey inadına iyiye gidiyor gitmesine ama,
Yine de bir şeyler var,
Var işte irdeleyemiyorum gerisini.
Hüzün dolu akşamlar yerini kimlere bırakmış,
Bu yapmacık, bu apansız gülüşler nerden geliyor,
Buz gibi keskin nefesin nerde, ey karanlıkların şehri,
Bu akşam sende mi gidiyorsun.
Bir başıma kalmak tasam değil,
Şarkılarımı alamaz dudaklarımdan nasıl olsa kimse,
Hani en küçüğüm dediğim gizli sığınağımı,
Her neyse işte yalnızlığımı da say,
Yaşadığımı da farzet sen ve sende git ne çıkar ki.

En fazla sıcaklarda titrer yüreğim,
Hani nemli, kasvetli akşamlarda umudumdun ya,
En fazla umutsuz kalırım ne çıkar,
En fazla yaralanırım, ağır yaralı bir hayat tablosunda.
Negatif yaşamlar içinde kaybolurum, yok olurum,
Git işte sende git varlığın yokluğun kadar değil emin ol,
Git, dönersen tek erkek değilsin.

Hey gidi yaşamak hey,
Nelere kadir, nelere misal geçiyor.
Akşamları seraplar oluyor bereketli yaşantımda,
Yağmurum hiç eksik olmuyor,
Güneş yok, umut yok, bereket senden yanlı esiyor.
Kurak umutlarım serabında boğulmuş,
Fırtınalar, kasırgalar bahane,
Her nerdeysen kal ne olur,
Kimi zaman adımların sıklaşıyor,
Dönüyorsun gibi geliyor,
Ne olursun kal.
Gücüm yok, vaktim yok,
Mahvetme ne olursun kal her nerdeysen.

Basamağın başındasın biliyorum.
İnadına tırmanıyorsun halbuki.
Ben en yukardayım aksine,
Her şeyin, herkesin aksine.
Çıkışım yok, inişler zaten kapatılmış.
Tutsak, ama gururlu olmalı yaşamak dediğin.
Sana yakışıyordu, bulunduğun çehre,
İhtişamlı yaşamlar için söyle değil miydi gidişin,
Gözlerin dürüstlüğe hasret kalmış,
Aksine zayıfsın yine.
Niye bu inat, bu tırmanışın niye,
Niye hedefinde olan benim söyle niye.
Gelme buralar tutar seni,
Yol gibi, vapur gibi gözlerinin akı düşer yine,
Sen sevmezdin yolculuğu,
Unuttun mu, onca zaman kucağımda uyuduğunu.
Nitekim her şeye özlem olmaz değil,
İçimi kavurmaz, yakmaz değil.
Çok acıyor, acıtıyor aksine gelişin.
Dur ne olursun,
Benim tanıdığım sen, sen olamazsın.
Tezatlar mantıkta buluştu bu yerde,
Ters döngü işte bak kaderin işine.
Özlemin sonunda beni buldu, hayret,
Hayret sen bu olamazsın.
Böyle mi olacaktı demeden olmuyor.
Tanıdığım o en mükemmel insan nerede?
Nerede gönlümün bucaksız fermanı,
Kanunum, varlığım amacım olan sen nerede?
Çabalama bu sefer her şey benim elimde,
Düşüyorsun, hem gözümden hem hayattan.
İlk defa senin için üzülmüyorum.
Git, artık kirletme daha fazla kendini, küçültme git.
Tutamıyorum kendimi,
Çıkışım yok diyorum anla bir defada olsa anla artık.
Sen güçsüzsün, yoksun artık,
Ve ben senin gibi ezemiyorum seni...

Haydi bu sessiz şehrin son abidesi,
Ne olursun gecelerim, umudum haydi çık ortaya artık.
Bak tek başımayım yine,
Senin karanlığın, senin barınağın olmadan,
Söyle ben ne yaparım.
Yüreğimi yokluğunda kaybettim,
Daha doğrusu birine emanet vermiştim,
Ziyan etmiş yeniyle fark ettim.
Bana bir yürek emanet et bu akşamlık,
Yeniden ummak istiyorum.
Çıkışım yok zaten en yukardayım,
Tüm yollar kapalı buraya galiba tutsak kalmışım.
Ee tek yoldaşım, çok görme bana umudu,
Bak alacakaranlık devralıyor yerini,
Ne olur bari sen geç kalma,
Dön bir an önce yoksa bitecek bu saplantı,
Bitmese bile zaman senin gibi anaç değil unutma,
Ben bitsem sen olmayacaksın unutma.

Karanlık yaklaşıyor geceye,
Nerdesin, kayıplar sana yakışıyor...

04.04.04

Hakan Alparslan
Kayıt Tarihi : 31.5.2004 23:07:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Hakan Alparslan