Ben ki karanlığın içinde sürerdim hayatımı,
Yıldızlar dilsizdi, gece suskun.
Zamanın ince sızıları kazındı avuçlarıma,
Anlamadım elimden kayıp giden zamanımı.
Duvarları yıkıldı aklımın,
Her taşında unuttuğum bir kelime vardı.
Nasıl olmuş ki denk gelmiş en iyi iki yanlış,
Nasıl olmuş ki onlar aynı zamana sıkışmış?
Bir kader, ince bir bıçak gibi bölmüş yolları,
İki hatanın yankısı çarpmış duvarlara.
Kendi içimde kaybolmuş bir haritayım,
Ve yolları ben çizmişim, yine de yönümü bulamamışım.
Hayat dediğin, bazen bir kervan,
Bazen bir tufan.
Kendi içinde yol alan,
Ve sonunda kendi içinde batan.
Şimdi soruyorum geceye:
Kimdi daha büyük yanlış?
Süren ben de miydi, duran da mıydı?
Ya da yanlış dediğim,
Aslında doğruya açılan bir kapı mıydı?
Kayıt Tarihi : 13.1.2025 00:26:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bir şairin ve onun kalem oynatan arkadaşının yollarının kesiştiği o yolda yürürken şair kalemiyle ilk 4'lüğünü yazdı o gece belki tamamlayacaktı şiirini ama dostu hafızasındaki izlerden bahsetmeye başladı şaire artık hikayenin tamamlayıcısı şair değil dostu olmuştu. Şaire sevgilerle.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!