Aklımız kayıp be kardeş, fikrimiz kayıp.
Soylu sevdamızı gamsız eyledik seyip...
Şanlı ecdadımız bizden sadakat ister.
Yüreği gevşeyen ruhsuz erlere ayıp...
Nefsine köle olmuş prangasız güllerin,
İnsanlık duyguları sır olmuş, özü kayıp.
Bir, bir söner ışıkları pörsümüş gönüllerin.
Şu kitli kapıların gerisinde ne ayıp...
Yürekler pıhtılaşmış, öz kalmamış kanında.
Varlığa köle olmuş, var edenin yanında.
Kul önünde diz vurmuş eli bağlı eğninde,
Kazançtayım sanıyor, başını öne eğip.
İnzivada sır olmuş, hak dostu nice ehil.
Türediler meydanda yekûnu külli cahil.
İfritin kucağında sevinir Ebu Cehil.
Cömert ellerim bağlı, tagutun kolu seyip.
Hırçın düşen bir damla nice bendi yıkıyor.
Lut kavminin tufanı can evimi yakıyor,
Baş kaldıracak başlar, susmuş bön, bön bakıyor.
Dünyasını, dinini seller önüne koyup...
Akozan sarmak için kangren olan yaranı,
İlim, irfan, aşk ile hıfzederek Kuran’ı
Aşarak nice dağı, hem İran’ı, Turan’ı,
Nasılda koşup gelmez senden bir çağrı duyup...
Kayıt Tarihi : 1.2.2011 01:39:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!