Önce temiz şeyler düşündük/
Uzun yollar boyunca/
Yürüdük yıldızlarla konuşarak/
Çevremizde karanlık çiçekler vardı/
Mavi sulara Şahmaran’ların indiğini gördük/
Gördük 18 yaşında bir kızı/
Leylim leylim bir sabahta/
Damalis kayalığında/
Bilicilerin kehanetiyle
Hapis gördük/
Bu şehri paramparça gördük/
Biçare/
Mahzun gözlerinde hasreti gördük/
Gam iniyordu alın terinden/
Üşüyordu özlem çeken kızılca yüreği/
Titriyordu garip /
Ve kayıkçıları gördük şafaktan/
Kürek çekiyorlardı/
Gördük/
Tarifi imkansız bir paradoksdur şimdi /
Zorlar da zorlar kapımı/
Açsam özlem girer, kapasam umutlar söner/
Ve kayıkçıları gördük şafaktan/
Kürek çekiyorlardı/
Gördük/
Mavi sulara Şahmaran’ların indiğini gördük/
Ve gördük ki her kader kendi ağını örüyor/
Her aşk kendi bileklerini kesiyor/
Şölenler, karnavallar ölüm gelende mutlak bitiyor/
Biz yıldızlara uluyoruz yalnızlığımızı/
Kayıkçıları gördük şafaktan/
Ki Skutari Tepesi bir şehr-i kıyamet/
Gördük/
Hey kayıkçı kayıkçı! /
Sen Damalis kayalığını bilir misin? /
Sen Skutari tepesini bilir misin? /
Özlem dolu gözlerle yolumuzu bekleyen/
O kızı tanır mısın? /
Bilicilerin tarif ettiği on sekiz yaşındaki kızı…/
Gördük/
*Damalis kayalığı: Kız kulesi’nin eski ismi
*Skutari: Üsküdar’ın eski ismi
Kayıt Tarihi : 4.4.2009 20:48:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!