Çocuk olsak ya seninle
Hiç yorulmamış
Hiç kirlenmemiş pislikleriyle
Bu hayatın.
Kapılardan bakışsak utanarak
Eğlenerek
Buz olsam korkmam güneşinden
Tuz olsam hiç çekinmem girerim denizine
Ve söz olsam çıkmam hiç dudaklarından
Unutulmak pahasına.
Ey aşk-ı mavi
Seslenirim sana her gün
Ve her gece
Dudaklarımdan değil
Yüreğimden seslenirim
Her çarpışında yüreğimin
Şair şair olmadan önce
Pembedir
Anlamaz hayatı ama
Çok konuşur
Anlamadığı şeyler hakkında
Serçe gibidir
Ey aşk-ı mavi
Usulca gel yanıma
Öyle usul yürü ki
Uyanmasın toprak ana
Ayak seslerinden.
Öyle usul yürü ki
Sarılsam son sigaramın dumanına
Sızsam ya kapının altından
Sarsam seni sarılsam
Su dahi
Uyanmadan
Ben var ya ben
Delisiyim bu şehrin
Ve yağmuru
Sıcak geçen her iklimin
Sabahın mahmurluğu
Şiş mi şiş gözleriyle
Sen hayatsın
Umudun kendisi
Zamanın efendisi
Beklediğim ümit
Terk ettiğim göz yaşısın
Deliksiz uyuduğum uykum
Birer umman gözlerin
Her biri ayrı ayrı
Bakarken bile serinlediğim
Derinliklerinde kaybolmak istediğim.
Aç her birini serinleyeyim alabildiğine
Ya da açma daha çok yanayım
Özle beni her şeyden çok
Özlem bile şaşırsın kalsın
Öylesine yan ki yokluğumda
Yaktıklarından ateş utansın.
Bekle beni gelsin sonbahar
O dahi sarısından utansın
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!