Kaybolmuş bir çağın ilk öyküsü

* siz yoktunuz benim senliğimde oysa
oysa biz onları bekliyorduk...

Camekana baktı durdu kız
Yavaşça geçerken tereddütün yanından
Oysa içerde istanbul cıvıltısı
Oysa dışarda bendim yalnız...
Cadde kalabalık bir cadde
Ve koyu nehri yaran
Kızıl bir tren
Çocukları çağıran teneffüs sesiyle
Aradığım bir ara...
Vakit daralıyor hızla, yağmur yağmıyor
Dokunduğum ıslak elma şekerleri
Bulduğum bir ara,
Gözlerinde siyah gülmeler
Pembe dalgınlıklar
Ve geçip gidişim silkelenişim
Hançer kıyısından sufî kıyıma

Lime lime toparlanıyorum, kıştayız
Düşünüyorum erguvanları lâleyi
Unuttuğum bir ara,
Ürpertiyle kapalı bir mekanın
Berisinden dönüyorum
Zamanla tükeniyor mekan
Hızla akıyorum kanıma
Dokunuyor rüzgarın sesi
Hatırladığım bir ara...
Silik sesimle bağırarak yokuş çikıyor
Bir ağacın altında oturuyorum
Kulağımda şikayetin nefesi...

Süre bitiyor gelme vaktidir
Sayfa bitiyor gitme vaktidir
Kanadı kanamış güvercinin kafesi
Vapurlara karşı salma vaktidir