Senelerce
Yalnızlık döşedim
Küpeştesine.
Hep direndim
Dalgalara rağmen
Rüzgarın öfkesine.
Yakamozlar dökülse de Gökyüzünden
Korkmadım ıslanmaktan
Hiç kaçınmadım
Bıkmadım küreklere asılmaktan
Karanlıkta kaybolmadım elbette
Siyaha demlendim sadece
Arasıra Ay'ın gölgesinde.
Şafakta günü de yaktım
Akşamı da gün batımlarında
Geç anladım,
Onca alev bile yetmezmiş oysa
Denizi tutuşturmaya
Ben ısmarlamadım
Bu değildi beklediğim yaşamdan.
Gözlerin
Denizim oldu
Söyleyemedim.
Gülüşün
Yakamozdu gecemin siyahında
Tutuştukça yüreğim
Elimi süremedim.
Bir tek rengini bilemedim
Denizin özleminin
Gün batımları karalar bağlasa da
Sen deniz fenerlerine bakma
Derinler masmavidir aslında.
Yosunlar çekse de bir yandan
Hiç pes etmedim
Kürek çektim
Direndim.
Boğulduğumuz su
Aydınlık değilmiş yakamozlarımızdan
Sırf bu yüzden
Denize de kahrettim.
Bir küçük sandaldım
Kırıldı ıskarmozum
Deniz dalgasında hala
Sevda mavinin tonlarında
Bense kayboldum
Bilmediğim sularda.
17-12-2008
....Ayvalık....
Kayıt Tarihi : 19.12.2008 01:52:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu da bir öykü işte Ben Küçük Sandal'ın yalancısıyım Poseidon için için gülüyor şu anda uzaklarda..
Denizin özleminin
Gün batımları karalar bağlasa da
Sen deniz fenerlerine bakma
Derinler masmavidir aslında.
Nedense kendi yalnızlığımda daha mutluyum dedim şiiri okuduğumda. Yüreğinize sağlık saygıdeğer dost.
ama bazılarının sepetine yalnızlık doluyor farkettirmeden ve bu öyle bir şey ki, ne kadar tüketsen de bitmiyor...
hani çokluklar zamanla bitiyor da yalnızlık bir türlü bitmiyor, harcadıkça çoğalıyor..
o kocaman denizde kaybolan sandal gibi,
ne fener, ne ay, ne yakamozlar
hepsi uzak,
yalnızlığımızın içinde kaybolup gidiyoruz bir zaman sonra...
TÜM YORUMLAR (39)