Dün akşam eve yürürken,
Güneş gökyüzünü usulca
Alacakaranlığa devrederken,
Bakışlarım asılı kalıyor havada.
Esen rüzgarlarla şekil değiştiren
Pofuduk beyaz bulutlar,
Bir de yüklenip gelmiş
Kara bulutlar dolaşıyor.
Tam karşımda beyaz bulutlardan
Bir çocuk yüzüstü uzanmış,
Ayakları havaya kalkmış,
Elleriyle yüzünü kapatmış,
Ağlıyor gökkubbede
Kara bulutlar yer alıyor zeminde
Göz yaşlarına doğru yükseliyor sinsice
Elimde değil aklıma takılıyor
Karanlık gözyaşlarımızdan
Beslenerek mi ruhumuza sızıyor?
Bembeyaz masumiyeti sarmalıyor.
O göz yaşları mı damla damla
İnsanın içini kurutuyor?
Suyun saflığını, duruluğunu
Kuvvetinii kudretini
Merhametini, bereketini
Sanki her damlada kaybediyoruz.
Ya da biz insanlar
Masum çocuklarımızın gözyaşları,
Sayemizde çağladıkça mı
Daha da kararıyoruz,
Karartıyoruz etrafımızı?
Masumiyeti bile kirletiyoruz.
Ruhumuza çocuk kahkahaları
Neşe saçacağına,
Hıçkırık sesleri yankılanıyor
Taşa dönüşmüş kalplerin
Boş sokaklarında...
Kayıt Tarihi : 4.11.2016 11:51:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!