Esrarlı bir sabaha uyanıyor yine ömür.
Çaresizlikler ülkesinde yine çarenin sessizliği var.
Bir mazlumun gözyaşı akıyor temiz gözlerden kirli dünyaya.
O gözyaşı ki bir damlası sel olur akar hülyaya
Merhamet namına kalmadı bir şey azizim
Her insan menfaati için perçinliyor hayatını safsataya.
İslam mı; bu ismin manası dahi kalmadı.
Ömrün kirli sokaklarında kaybettik biz onu
Hiç durmadan ati’ye bakıyorum gözlerimdeki gözyaşıyla.
Her insanı yalnız bıraktık zulüm denen ilahıyla
Modernleşme uğruna bir bataklığa battık
Her aciz sesleniyor derin bir nidayla; Hani biz haktık
Acizlik pınarından su içiyor insanlar şimdi
Hatırlamıyorlar azmeden peygamberi o da kimdi
Kalem cahil elinde kılıç ise ürkek
Kan, acı, ihtiras kaf dağı kadar yüksek
Soyu tükenmiş her güzel şey gibi kayboldu samimiyet
Ne arar artık bu zamanda iyi niyet
Her kez kendi kötülüğünün denizinde boğuluyor
Her hayatın hesabı mahşerde soruluyor
İnsanlık kara parmaklı ellerde tutsak
Hangi beşerin gözlerinde can şerbetini bulsak
Senden sonra dünya çok değişti azizim
Bu zulüm de bizim, bu kanda bizim
Kötülük artık melek çocuklara bulaştı
Sonra hayvanî duygular aldı bu tadı
Umutla bıraktığın bu dünyada umut kalmadı
İnsanlar basitleşti namus kavramı bunadı
Her serzenişte adım adım kaybedildi şeref
Dünyayı kapladı amansızca bir sürü çirkef
Hala umudum var mı bilmem insanlıktan
Gelsin ölüm, alsın beni bu tutsaklıktan
Kayıt Tarihi : 16.2.2024 11:56:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!