Oyunumuzun 1. Bölümü 'Kaybedilmiş aşkların pişmanlık dizeleri...'
Ey sevgili der bir yürek ey sevmeyi öğreten. Sendin bana Aşk'ı tarif ettiren. Her sabah uyanıpta yüzünü gördüğümde bana kim için nefes alıp ne için yaşadığımı hatırlatanım... Sonra susar.Uzun uzun bakar salonun karanlık boşluğuna doğru.
'Sen..' der 'Sen gerçekleşen en büyük duam; kaybederek yaptığım en büyük hatam... Sana çok haksızlık ettim oysa ki nede çok severdim seni seyretmeyi.. Her gözlerine bakışımda gözlerinin içine saklayıp sımsıkı sardığın ben'i görmeyeli kaç yıl oldu hatırlıyamıyorum artık. Ama öğretiyor insana zaman. Ve artık biliyorum.'
Artık daha anlamlı bakıyordur şairin gözleri çünkü tam karşısında o vardır kayıp rüyalarında saklı diş perisi yüreğini besleyen aşları, aşkları çiğneyip öğütmesini sağlayan dişlerini getiren melek...
Duruldu sonra eğdi boynunu kabahat işlemiş küçük bir çocuk edasıyla seslendi.
'Çok büyükle çoook küçüğü görmek zordur; vaktiyle karşımda sen'i aynada kendimi göremeyişimin nedeni budur..! Aşk garip karmaşık ama bir o kadarda basit bir şeymiş. Öyle ki tek kelime ile anlatabilirim artık sana.', 'Aşk sebepsizliktir; sevmek yada nefret etmek,unutmak yada hatırlamak için bir sebebe ihtiyaç duymamaktır.' der. Ve diz çöker... Işıklar kararır rüzgarın sesi duyulur. Ve kısık bir ses karanlığın içinden mırıldanır. 'Özledim rüzgar olamayı pencerenden içeri usul usul sızıp perdeni aralamayı saçlarında gezinip kirpiklerinin yüreğime saplanmasına izin vermeyi... Kurumuş dudaklarına nemli gözlerimin serinliğini bırakıp yumuşacık teninde yürümeyi ve soluğunla bir olmayı özledim. Hatırlıyorum; daha dün gibi sen her soluk alıp verdiğinde ben bir parça daha çiğerlerinde içinde seninle senin bir parçan olarak kalabilmek için çırpınırdım. Ya şimdi... Perde Usulca kapanır. Birinci perdenin gong sesi duyulur.
Kayıt Tarihi : 22.5.2007 18:32:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!