Kaybedecek Bir Şeyi Olmayanlar- Garib Çoban

Engin Demirci
941

ŞİİR


61

TAKİPÇİ

Kaybedecek Bir Şeyi Olmayanlar- Garib Çoban

Kaybedecek Bir Şeyi Olmayanlar - Garib Çoban

Teheccüt vakti bana b/aktığında ne görüyorsun?.. buyurdu Şahım

Şems vakti kendimin bilmediğim parçasından vazgeçmeyen görünmeyeni!. dedi Garib Çoban

Ey bendeki sen, seni çok hayal ettim her azama can veren bismillah dedikçe dedi Türbedar

Müjdeci ama gerçekleşmiyorsun, üstün ve güçlü bir s/öz salavat kendini tanıttıkça yolumu aydınlatıyor nur saçan bir kandil dedi Hünkârım

Olgunluk farkına varmaktır, çoğu şey bir tepkiyi hak etmez.
Kalk gidelim gönül , neyi yanlış yapıyorum dünyada dedi Pirim

Derinlere inmekten, beklentileri yükseltmekten kaçınacak kadar olgunlaştık.
Boş yere enerji tüketmekten kaçınacak kadar büyüdük dedi Mirim

Bana hak etmediğim şekilde davranan herkesle kafamda vedalaşıp, onları, bana bir daha ulaşamayacakları yerde bıraktım dedi Meczup

Hangi konularda uyarılıyorsak, anlayalım ki o konuda zaaflarımız vardır.
İşte bize ilahi bir uyarı!.. dedi Ulular

Demek ki bu meselede vahim durumdayız!..
Sakın dengeyi bozmayın!.. (Rahman-8) dedi Aksakallı

Her yola tutunmaktan, her geçene bir sürü bahane uydurmaktan yorulduk.
Kişi teselli bulduğu şeyle yaşar, onunla hayattadır dedi Sır Katibi

Vücuduna sözü geçmeyenin başkasına sözü geçmez dedi Fakir

Başkalarını memnun etmek uğruna ömrümüzü heba etmekten yorulduk.
Bizim de bir kalbimiz, duygumuz var dedi İhtiyar Bilge

Ya hayatımızı aydınlatan ve bizi mutlu eden bir ilişki ya da gönül rahatlığıyla satın alabileceğimiz bir birim.ç değil insan dedi Hırkasız Derviş

Hayatımda bir kabristanda Estağfirullah deyip sakinleştiğim bir dönemden geçiyorum dedi Üçler

Hayatı anlamıyormuş gibi yapıyorum.
Razı olduğun duayı bulmayı bana nâsib eyle Yâ Rabbi dedi Yediler

Yalnız geçirdiğim geceler beni olgunlaştırdı, beni dinleyecek, benimle ilgilenecek birine ihtiyaç duyuyordum dedi Kırklar

Dünyada geceler o kadar acıydı ki, onların geçeceği ve onların içinde yaşamaya devam edeceğim fikrinden ümidimi kesiyordum çilehanemde dedi Erenler

Çoğu zaman labirentlerde hayatta kaldım.
Ama üzerimde bıraktıkları etki unutulmazdı.
Çünkü beni gerçek yaşımdan daha yaşlı hale getirdiler dedi Zahit

İnsanın kıymeti, ulaştıklarında değil ulaşmayı arzu ettiklerindedir dedi Nefer

Nitekim insanın neyi elde ettiği nasibin konusu.
Lakin neyi arzuladığı ise onun karakteri, kalbi ve de niyeti hakkında haberler veriyor dedi Mihmandar

Ne istediğine bak, orada tanıyacaksın kendini.
Kendimin haklı olmasına rağmen kınama meselesini aşıyorum dedi Miskin

Ben ki her nisan bir yaş daha genç, her bahar biraz daha aşığım Huu’ya dedi Abdal

Korkar mıyım?..
Ah, gönül dostum, derdim b/aşka.
Hata aramıyorum, kendimde, kendimle barışıp kıyaslamalardan uzaklaşıyorum dedi Deliler Şeyhi

Yaşımla değil, deneyimlerimle ilgisi olan, zihinsel olgunluk aşaması olan bağımsız bir zevk haline geldim dedi Hamal

Sevdiklerine güzide bir mektup yazan kaldı mı?.. Varsa üstüne titreyin!.. dedi Aklı Kıt Adam

Kadim sevgiden nasibi vardır onun!..
Ebedi sevgiden, sadece sabah namazı vaktine mahsus bir rüzgâr vardır!.. dedi Ulak

Bazı şeylerden tümüyle vazgeçeceksin ve bazı şeyleri de gerçekleşmesi için zamana bırakacaksın dedi Seyyah

Nesîm-i subh-i dem, çok tatlı bir rüzgârdır.
Sabah namazını kılan bilir yalnızca.
insanın içini ürpertir, kalbe ve sadra inşirâh verir..!
Rabbin seni terk etmedi, sana darılmadı da
Duha,3) der dedi Sancaktar

Kevserin kutlu erlerine rahmanın özge
kullarına aşk olsun Huu.
Hayat bir tesellidir; herkes şu alemde kendi tesellisini arar.
Rüyadan gülümseyerek uyananlara aşk olsun dedi Sufi

Sevgi dolu yüreklere kutlu muştulara duçar aziz gönüllere.
Aşkı öldürmüşler mi ki?..
Yoksa biz, bu dünyadan değil miydik?..
Giderayak, ne haldedir bu alem?.. dedi Ermiş

Peki senin yüreğindeki yara nasıl kapanır gönül.
Üfle Sur’a İsrafil, belki dirilir bu adem dedi Neyzen

Üçlere, yedilere, kırklara, yetmişlere şeker şerbet lezzetlere kalbinde aşk yarası olanlara ezana karışan hu seslerine aşk olsun dedi Naib

Bizler pek çok kişinin sahnesinde bir sahneyiz ve çok az kişinin hayatında bir işaretiz dedi Münzevi

Yaşıtlarımla aynı yaşta değiliz, onun için insân-ı kâmil'in aczi kudretinden ziyâde olur.
Fakat bazen merhem yaradan daha çok acı verir dedi Mezarlık Bekçisi

Tek bir fikire takılıp kalma!..
Teheccüt vakti iç çekerek, niçin geldim dünyaya? diye soruyordum kendi kendime.
Yaşamak için yaratılmıştım, yaşamadan ölüyordum şems vakti diyene aşk olsun dedi Aşk
(Y.ed - Bu Bir Demdir Gelir Geçer Albümü)

Engin Demirci
Kayıt Tarihi : 4.5.2024 00:35:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


Biz âlemin cevheriyiz, sedef bizim içimizde. (İbn Arabi)

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Bedri Tahir Adaklı
    Bedri Tahir Adaklı

    Tefekkürün manalar girdabında şekillendiğini
    bilmeyen bazı anlayışız bilgiçlerin bilgisinden
    oluşan ve "mantığı" mantıksızlık hücrelerine mahkum
    etmiş şahısların fikirlerine kulak asmayın bildiğini
    sanan bilgin ve bilgiçler. Tenkit silahlarıyla
    donanmış olarak musahebe meydanına
    atılmaları mantık kısırlığındandır.
    Aldırmayın.
    TEBRİKLER SAYIN DEMİRCİ

    Cevap Yaz
  • İbrahim Kavas
    İbrahim Kavas

    ders verici, nasihat verici anlamlı, olumlu bir ders toplantısı mahiyetinde bir toplantı gibi sanki. Emeğinize sağlık.

    Cevap Yaz
  • Mustafa Bay
    Mustafa Bay

    Oldukça kapsamlı bir diyalog,
    Her "diyen" biraz hikmet,
    Biraz ders
    Biraz öğüt vermiş,

    Örneklemeler de hayata dair,
    Tecrübeyle kaim..

    Tebrikler Engin Bey,

    Cevap Yaz
  • Cihat Şahin
    Cihat Şahin

    Allah insanları Adem ile Havva'dan üretmeye başlayınca onları şeytanın iğvalarından muhafaza korumak ve kendilerine felaha giden hidayet yolunu göstermek için kitaplar ve de suhuflar göndermiştir. Bunlarla da iktifa etmemiş, gönderdiği vahiyleri insanlara hal ve kal diliyle tebliğ edecek Resuller, Nebiler göndermiştir ve bunlarda özetle demiştir ki; "KİM BENİM İNDİRDİKLERİMLE AMEL EDER VE PEYGAMBERLERİME İTAAT EDERSE, ONLAR İÇİN ASLA NE BİR KORKU NE DE BİR ÜZÜNTÜ YOKTUR...!" Bu ilahi beyanlar ve irşadlar her akl-ı selim ve kalb-i selime kafi ve de vafi iken, bir kısım akl-ı evveller kendilerince daha evla tarzlar ve yollar ihdas ederek onlarla amel etmeye başlamışlar ve dalalet vadilerinde kaybolup gitmişlerdir. Son hak kitap olan Kur'an'ın muhkem ayetleri ve son hak peygamber olan Muhammed -s.a.v-'in sahih sünnetleri ortada iken ve bunlarla amel edenler Allah'ın en makbul kulları olma şerefine nail oluyorlarken, bu onlar, şunlar, bunlar, falanlar, filanlar da ne oluyor Engin bey? Kelamullah ve sünnet-i Resulullah ortada iken ve kıyamete kadar da hükümleri geçerliyken, bu sayıp döktüğünüz kişiler ve makamlar ve de onları söylemleri de ne oluyor acaba? Neden Kur'an'dan sadece iki ayetin mealini alırken ve Resulullah'tan tek kelime bile aktarmazken, onca uydurma makamların sahipleri olan ehl-i bid'at ve de ehl-i hurafenin abuk sabuk beyanlarını aktarıyorsunuz ki? İslam dininin esasları kitap ve sünnet değil mi? Uzak doğunun, Mecusiliğin ve Şamanizm'in zırvalarını tasavvuf ismi altında zirveye taşıma gayretlerinin manası ne ola acaba? Resulullah-s.a.v-, " SÖZLERİNİ EN GÜZELİ ALLAH'IN SÖZÜDÜR (KUR'AN'DIR.) YOLLARIN EN DOĞRUSU MUHAMMED'İN YANİ BENİM YOLUMDUR. İŞLERİN EN KÖTÜSÜ İSE, DİNE SONRADAN SOKULAN ŞEYLERDİR Kİ, BUNLAR BİD'AT DENİR. BÜTÜN BİD'ATLER DALALETTİR/SAPIKLIKTIR VE BÜTÜN DALALETLER CEHENNEMDEDİR!" buyururken sizin bu dalalet mesleklerine ve meşreblerine güzellemeler yapmanız ne demek oluyor? Kur'an'da ve sünnette neyi eksik gördünüz ki, böyle dalalet yollarına süluk edip reklamını yapıyorsunuz?

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (4)