İşte dokuz ayımın son onuncu gecesi,
Senden kopan bağımla, oğlun oldu müjdesi.
Kordon bağım kopmuştu, gönül bağım ebedi,
Sevgi dolu kolların bana şefkat mabedi,
Kasvetlli bir evin gizemiyle yoğrulup
Raflardaki kitaplar gibi toza bulanıp
Tütmeyen bacalarda kurum gibi savrulup
Seni bu halde bekliyorum işte
Gül ağacınıda kurulmuş salıncakta masum bir çocuk
İçtiğim yalnızlığıma katık olsun diye ağlarım
Gömerim yüreğimin en tepe noktasına, yani kendi yurduna sevdamı
Ben ölüme arkadaş oldum diye ağlarım.
Ağlarım,
Deli poyrazlarını yaşayan beynimin sana kavuşmak için esmesidir ağlamak,
Coşarım,'Yar' a doğru sel olur çağlarım,belki de onun için hiç durmadan ağlarım.
Sevdam beni tayin etmiş kara toprağın en ücra bir köyüne
Köyün adı Tahtalıymış.
Hani hep diyordunya, düğününe gelirim diye.
Gel...
Bil ki o gün benim düğün günümdür.
Giydiğim damatlığım beyaz,patiskadan yapılmış
Doğmuşum anacığım neden doğmuşum?
Şu düzende erken kalkmışım da çok geç kalmışım
Doğmuşum anacığım neden doğmuşum?
Atı alan almış,Üsküdar’a yaya kalmışım
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!