İşte gene dopdoluyum bugün de;
Yağmura gebe bulutlar gibi.
Ne sevincim belli,ne de kederim.
Bir tuhaf his ki; sardı rûhumu,
Anladım; güldürmeyecek beni kaderim.
Ben ki,bir goncaydım hârler içinde,
Gece lîme lîme dökülürken üstüme
Bulutlu semâlardan,
Yüreğim hüzünlerle bölük pörçük olur hep...
Nedendir bilinmez;
Kanar içimde bir yer;
Sâde, bir sızı kalır gönülde; uzak sevdâlardan.
Sevdik,sevildik; ne güzeldi o demler,
İlkbaharı yaşarken şu ömrün hazanında...
Aynalar dost görünürdü;
Bir başka huzurla dolardı içim...
Ne sokaktan gelen korna sesine,
Ne de üst kattan balyoz gibi inen
Gurbet éllerinde geçti seneler;
Ay yıla devretti; eyyam yarıştı.
Mutluluğu ararken,sâdece bir dem;
Acılar,hüzünler,dertler karıştı.
İnsan,ümitlerle gelir dünyaya;
Gene efkâr bastı beni bu gece,
Rûhumda, bir ıstırabın derin yarası...
İki gönlün,bu kadar mı ırak arası,
Asır oldu,uzadı; tükenmiyor bu gece...
Hışmına uğradım kaderimin; hem nasıl...
Sevdâ; gönüllerde murassa bir taç,
Ehl-i dîl ezelden beridir hep ona muhtaç...
Aşkın deryâsını, ben kulaç kulaç,
Geçem! derim amma yaman görünür.
Düşmeye bir kerre ateş ciğere,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!