Zamanın ne içindeyim ne de dışında
Bildiğim ölümsüz bir aşkın kucağında
Sanki uyuyorum, uzun bir düşteyim
Bedenim kolsuz ayaksız takatsız
Ağır buz gibi taş gibi sessiz sedasız
Acılara katlanmış boyun eğmiş
Hareketsiz bir heykelim
Varlığım ölüden farksız
Yaşayan aşkınla var olan tek kalbim
Serin serin esen rüzgarlar
Bedenime saçlarıma değsin
Şafak söküyor gün ağardı
Uçurduğun güvercinin haberini bana ulaştırmadı
Vaz mı geçtin yollamadın!
Yoksa beni mi anlatamadın!
Doğru bildirseydin
En dertli acılı Sevda çekene vereceksin diyecektin
Hasretinden, aşkından değerlerimi kaybettim
Susuzluktan ölen, can veren yaralı bir ceylan gibiyim
Dimam kapandı,çırılçıplak boş kaldı
Utancımdan perdeleri kapattım
Düşüncelerim utanıyor, kül yığını
Hatırlamak yavaş yavaş kesiyor aklımı
Ben bekliyordum hangi gün doğacak
Tılsımını bana yollayacak
Bugün mü, yarın mı?
Yoksa dün mü yolladı?
Hepsi korkunç bir kabus gibi
Sevgilim, sevdam, aşkım
Beni bu uykudan uyandırmalı
Aşkımın ılık sevgi dolu nefesi
Beni hayata kavuşturmalı..
Kayıt Tarihi : 27.8.2023 22:07:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!