Ne kadar kavuştuysak en o kadar ayrıldık sevdiklerimizden.
Ağaçlarda yetişen Zeytindik, kopardılar dalımızdan.
Toprakta yetişen çilektik, ayrı düştük dostlarımızdan.
Kol düğmeleriydik bir kutuda birleşmeyi bekleyen…
Olmadı.
Manşetlerden kurtulup o kutuda bile kavuşamazdık.
Memleketinden sürgün edilen ekmek kavgasıydık…
Hep bi gurbetteydik biz aslında.
Sılaya özlemimizi bile doğru dürüst yaşayamazdık.
Ne zaman sıla aklımıza gelse,
Bi iş çıkardı başımıza.
Zaman akarken kapılırdık sularına,
Unuturduk sılayı ve de sevdiklerimizi.
Ulan derdik gelsin artık şu yıllık izin.
İzin çanları çalardı,
Tamam derdik gidiyoruz sılaya…
Yol ne kadar uzun olsa da
Vız gelirdi heyecanımıza.
Sevdiklerimize kavuşacaktık ya,
Hiç bi engel alıkoyamazdı bizi yolumuzdan.
Hatıralar yol boyu canlanırdı gözlerimizde.
İstem dışı tebessümlerimizi görenler deli derdi bize.
Bilmezlerdi ki, bir dalı paylaşan kirazların,
Ayrılmamak için aynı mideye bile beraber girmeye razı olduklarını…
Gurbetçilerin burnunda tüten havaydık biz biraz.
Bambaşkaydık.
Yanında olmayı hayal ettiğimiz her insana samimice sarılırdık.
Bağıra basılan taştık biraz.
Kavuşmalarda dökülen mutluluk gözyaşıydık.
Bir sinir boşalmasıydık.
Heyecan patlaması.
Gülen yüzdük biz.
Mehmet Abi’nin kahvesinde dikili asırlık çınar ağacıydık biz.
Sılanın delisiydik biz hatta kedisi, karabaş köpeğiydik…
Birbirine karışan duygulardık,
En çokta gurbete dönme vaktinde.
Yetmezdik, yetemezdik, doyumsuzluktuk biz sılada.
Işık hızının yavaş kaldığı geçen zamandık.
Ardımızda bıraktığımız dostlardık gurbete dönerken.
Geldi gidiyorduk biz.
Ayrılırken yüreklerde kopan fırtınaydık.
Yola çıkılmasıyla başlayan özlemdik aslında.
Her kavuşmanın sonundaki ayrılıktık.
Biz gurbetin mahpus damıydık...
Kayıt Tarihi : 4.8.2014 16:57:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Tüm gurbetçilerimize hatıramız olsun... 04/08/2014
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!