Ne sıla baharında, ne gurbet kışında,
Biz seninle ebedi kavuşamayız,
Gece rüya, gündüz düşler dışında,
Biz seninle ebedi kavuşamayız.
Kendimi yokluğunda buldum apansız,
Gözlerim kaskatı, yüreğim cansız,
İki dünya bir araya gelse imkansız,
Biz seninle ebedi kavuşamayız.
Güneşin gölgeme değdiği yerde,
Çekilir aşkınla arama perde,
Mecnun, leylasını bulur bir yerde,
Biz seninle ebedi kavuşamayız.
Bunca çaba, bunca uğraş, hepsi nafile,
Umut dağlarını çoktan aşmış kafile,
Karanlık, aydınlığa yetişse bile,
Biz seninle ebedi kavuşamayız.
Gönlüm cümle kurar, dilim konuşur,
Bedenim alevlenir, ruhum tutuşur,
Aslan ile ceylan suda buluşur,
Biz seninle ebedi kavuşamayız.
Nihayete ermeliyiz bu böyle sürmez,
Fikrim can çekişir, aklımsa ermez,
Talihim karadır, bahtım el vermez,
Biz seninle ebedi kavuşamayız.
Ben bende cenazeyim, sen sende düğün,
Sığamadık altına yedi kat göğün,
Ne bugün, ne yarın, ne sonra ki gün,
Biz seninle ebedi kavuşamayız
Kelebekler kanatlarıyla toprak eşerde,
Bedenim hasretinle kabre düşerde,
Dost, düşman kavuşur ruz-i mahşerde,
Biz seninle ebedi kavuşamayız.
Kayıt Tarihi : 30.7.2023 02:44:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!