Göğsümde bir apartman boşluğu
Bütün dualarım oraya düşüyor
Hiçbir asansör çıkamıyor sonsuzluğun üst katına
Sevgi, kurumuş bir çiçek eski defterlerin arasında
Dokundukça kırılıyor anıların narin kemikleri
Kalbin kemiği yok ama daha kırılgan kemikten
Buz dağları eridi, erimedi aramızdaki dağlar
İçimde bölünmüş yolların biletsiz yolcuları
Bir türlü mahalle olamadık, biz kavuşamayan sokaklar
Ağacın kesilen yerinde büyümeyen çocukluğum
Hayat, tutunduğun dalın bir gün kırılması
Sen öldükçe namlunun kurşun kurşun bağırması
Demokrasi, işaret parmağını kaldırırken
Dört parmağını susturmaktı
Tırnakları koparılmış kediler ülkesinde farelerin kırallığı
Düşüncelerin dikenli yastığında bir şiirin ilk dizesi gibi ağrıyor başım
Şiirin çarmıhında İsa falan değilim
Kelimelerin kanıyla yıkansın Türkçem, beni kes İbrahim!
("Varlık" dergisinin Kasım 2012, 1262. ve "Lacivert" dergisinin Kasım-Aralık 2012, 48. sayısında yayımlanmış; Zafer Acar tarafından hazırlanan Dil ve Edebiyat Şiir Yıllığı 2012’ye alınmıştır.)
İsmail Şen
Kayıt Tarihi : 31.1.2018 00:03:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!