Sararan parmaklarımda, yine, sönmeyen sigaram
Ve şafaklara yelken açan yorgun gözlerim.
Yüreğimi ezen hayatla değil, seninle benim kavgam,
Penceremde asılı kalan soğuk gecelerim.
Yılları, vefayı, zamanı, herşeyi gömdüm
Uğurladığım son yolcuyu beklemekteyim.
Elimdeki, son titrek alevli mumu da söndürdüm.
Hani o izmaritler var ya, yarenlerim,
İç çekerek yanmasınlar diye, çiğnemekteyim.
Şaşmamak elde değil, neydi bu hezeyan
Anıların gölgesinde çökerken kasvet.
Karanlık mazi ve sonsuz boşlukta yol alırken zaman,
Harman olup savruldu, nefeslerin tozuna karıştı hasret.
Takılma ve özenme attığım kahkahalara
Verdiğin sığmıyor, ne hesaba, ne kitaba.
Gir bakalım o kristalin içine, neler göreceksin.
Yiğitlik masken düşecek, belki de vazgeçeceksin...
Kayıt Tarihi : 25.12.2019 00:31:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!