Yazgım buymuş, fermana boyun eğdim.
Ama bu sessizlik, ecelden daha vahim.
Ben isyanı değil, derdi dile getirdim.
Ey kâtip, bu mürekkebin sahibi kim?
Kâtip sustu, mühürlendim o ana.
Anladım ki kalem, senin iradendi.
Ömrümü adadım verdiğin merama,
Olmak için sadece, senin himayende.
Neden çabaladım, sayfalar artık boş.
Himayen acı verdi, huzur değil.
Kâtibin mürekkebi bile sarhoş,
Bu teslimiyet, akıl kârı değil.
Kâtip sarhoşsa ferman hükümsüz
Sayfalar yırtılır bu acı biter
Dua eksik, kelam kalır güçsüz.
O kırık kalem huzuru vadeder
Sitemim sana değil, kör inancıma,
Suçlu ben miyim, önümde dar ağacı var.
Kâtip yazmış kaderi, verilmiş karar,
Ne dua yeter, ne fayda eder ikrar.
Kalem sustu, sayfalar bana döndü,
Her kelam kendi sahibini söndürdü.
Bir sır kaldı, kalbime gömüldü,
Kâtibin ben olduğunu geç fark ettim.
Kayıt Tarihi : 28.11.2025 16:50:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Şiir 3 bölüm, teslimiyet, isyan ve uyanış. Kaderine teslim olan kişi, kötü gidişata isyan ettikten sonra bu gidişatın aslında endi seçenekleri doğrultusunda olduğunu farkeder.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!