Kelimeler savruldu güz rüzgarında
Aklım kayboldu geçen zamanda
Uçan kuş, esen rüzgar seni getirir mi bana
Ben seni gözlüyorum bilmem yeter mi sana?
Geçmesin bu vakit son fecre kadar
Gecenin çöktüğü saatlerdeyim
Ne hal kalmıştı ne de takat
Gece yorgunluklan baştan çıkardığında
Ben satılık camlarda sessizliği dinlerim.
Bir ışık giriyor o pencereden
Nefret, bir zehir gibidir,
Damla damla akar içimde.
Her gün daha da büyür,
Yüreğimi kemirir, acıtır.
Nefret, bir ateş gibidir,
Gece karanlığında geçmişin hayaletleri
Geceden karanlık artık gündüzleri
Yaksan ne olur, baktığın yerleri
Masumiyet ihanetinle ölmedi.
Ateşin, kor gönlümü yakmıyor
Bu yalnızlık ki beni hiç mi terk etmez
Uzak kentin karanlığındaki ıssızlığa?
Umutların biter göz yaşlarını saklarsın
Aynı gecenin ruhsuzluğunda
Kalırsın ortasında karanlığın
Kalbimde kırık bir anahtar sesi
Geceye düşen gözyaşları kirli
Yalnızlıkta kaybolmuş cevaplara
Bakarım hüzünlü yüzüm aynalarda kirli
Söylesenize yıldızlar bilir misiniz?
Bu gönül hicrana kapılmış hastadır
Yârimi yitirdim yüreğim yastadır
Dayanacak omuz yok başım boştadır
Unuturum sandım zamanla unutamadım
Yıllarım geçiyor, sessiz ve sensiz,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!