Size Kastamonu'yu sorsam
Eminim ilk önce bana,
Kastamonu, Kastamonu,
Dep dep dep dersiniz.
Israrcı iseniz ve ezberinizde devamı varsa,
Atcam deyon atamayon,
Depcem deyon depemeyon dersiniz.
Görmeseniz de duymuşsunuzdur
Taş düşebülü, ayu çıkabülü sözünü.
Belki içindeki inceliği, güzelliği
Bilmiyorsanız alay edersiniz.
Gelip gezmişseniz Kastamonu'yu
Görmüşseniz kalesini, kulesini, deresini
Sağında kalesi,
Solunda kulesi,
Ortasında Karaçomak deresi var dersiniz.
Biliyorsanız eğer,
Valla kanyonunu, horma yürüyüş yolunu.
Ilgar ini mağarasını, ılıca şelalesini,
Cam teraslı çatak kanyonunu.
Evliyaları Şeyh Şabanı Veli,
Benli Sultan, Abdalhasan
ve asa suyunu.
O zaman doğası ile bir cennet,
Maneviyatı ile nurdur dersiniz.
Büyük ihtimalle bilir anlatırsınız
Nasrullah köprüsünü ve camisini,
Mehmet Akif Ersoy'un
Kurtuluş ateşini yakan vaazlerini,
Açıksöz gazetesidir
İstiklal Marşı'nın Anadolu’daki ilk neşri,
Okumuşsunuzdur belki
Kitabi bilgi olarak söylersiniz.
Taşköprü'nün eşsiz sarımsağını,
Tosya'nın sarıkılçık pirincini
Devrekani'nin cırık tatlısını, bandumasını,
Daday'ın etli ekmeğini,
Pastırmasını, eğşili pilavını, çekme helvasını
Ve de keşkeğini,
Bir yerlerde mutlaka yemişinizdir,
tattım dersiniz.
M.Ö. 64 den günümüze
Roma antik kenti pompeiopolis.
Paphlagonia bölgesi
Eyalet merkezi olan yerleşkemiz.
Şimdi Araç kahin tepesinde
Sürülmekte yeni bir iz.
Ne kadar kadim bir şehirdir bilir misiniz?
1200’lü yıllara rastlar
Hüsameddin Çoban’ın Kastamonu’yu fethi.
Atabeygazi, (kırkdirekli) camide
Kılıç ile vermiştir hutbeyi.
O tarihten bu yana görmemiştir bu eller
Ne düşman ne de düşman işgali.
Lakin şehitler diyarıdır bilir misiniz?
Destek olmuştur Osmanlı’ya,
Bağrından çıkan beylikleri.
Fatih Sultan Mehmet’in annesi
Bu halkın hemşehrisi.
Sorsam vakti ile
Sınırları İstanbul’a dayanan eyaleti.
Doğudan batıya Kastamonu der misiniz?
İşgale isyan ,
10 Aralık 1919 ilk kadın mitingi.
Yangın ile yok olmuş Selçuklu Darüşşifası,
Pervaneoğlu Ali.
Türünün ilkleri,
Taş Mektep ve Abdurrahmanpaşa Lisesi.
Umudun yolu,
Karanlığa yakılan ışıktır bilir misiniz?
İnkılabın temelinin atıldığı yerde,
“Bu serpuşun adına şapka denir” bu şeherde,
Öyle ki;
900’e yakın şapkası olan tek müze,
Türkiye’de Kastamonu’dadır bilir misiniz?
Kastin neydi moni diye anlatılır
İsminin rivayeti.
Nasrullah şadırvanından su içen
Yedi yıl içinde tekrar gelir geri.
Kime sorsan bilir en meşhur yokuşudur: Kefeli.
Ben bir nefeste çıkarım der misiniz?
Nice kahramanlar çıkmıştır bağrından
Ezelden ebede.
Şehit Şerife Bacı,
Halime Çavuş,
Rahime Kaptan,
Salih Dede.
İstiklal yolunda saklıdır
Duyulmamış onlarca hikaye.
Kurtuluşun adıdır belki bilir misiniz?
Çanakkale içinde vurdular beni,
Nağmelerin en meşhuru.
Sepetçioğlu yiğididir
Bir ananın kuzusu.
Kel simidinden yapılır tiridi,
Tiridine bandımdır türküsü.
Biri ile ağlar, biri ile oynar, biri ile gülersiniz.
Anadolu yerel ağızlarındandır
Kastamonu ağzı.
Gıygaçuk deriz
Biri aralık bırakmışsa kapıyı.
Umut gizler içinde
Dostun tavsiyesi “Düzelü be” lafı.
Bilmem duyunca ağlar mısınız, güler misiniz?
Evrenye bıçağı,
İhsangazi siyezi,
Tosya bıçkısı ve kıstısı.
Taşköprü’nün kuyu kebabı, sarımsağı,
Pınarbaşı’nın kara çorbası.
Taş baskısı, fanilası,
Azdavay giysisi,
Cide’nin ceviz helvası.
Coğrafi işaretli ürünlerindendir bilir misiniz?
Pek çoğu bilinmese de
812 çeşittir sofrasının tadı.
Küre Dağları’nda saklı
Bin bir çeşit bitkisi, böceği, hayvanı.
Havası ile hastalıklara şifadır desem
Daday'ın Ballı dağı.
Yalan zanneder belki,
Palavradır dersiniz.
Karadeniz'in en uzun sahil şeridi,
170 km ile Kastamonu.
Türkiye'nin İstiklal madalyalı tek ilçesi,
İnebolu.
Sahilin incisi yüzlerce yıllık çınar ağacı,
Gideros, Çoban kalesi, Ginolu.
Şimdi mi duydunuz?
Yoksa önceden bilir misiniz?
Anadolu’nun yüce dağı Ilgaz,
Güneyde yeşiliyle karşılar sizi.
Büyüğü ve küçüğü ile
Hacet zirveleri kol kola sanki.
Karaçamı, sarıçamı, köknarı
Sonbaharda adeta şiir gibi.
Gözünüz bayram eder imrenirsiniz.
Hacet, Yaralıgöz, Koru Kayası
Zirveleri çoktur tırmanırım diyene.
Evken, Kirazlı, Okçular, Uçakbaşı şelaleleri
Ve dahası var görmek isteyene.
Mağaraları, kuylucu, kaya mezarları
Buradayız der macera sevenlere.
Her adımınızla biraz daha yükselir, serinler, ürperirsiniz.
Burgulu gövdesiyle armut ağacı bir doğal anıt.
Ahşap camileri, evleri, konakları
Birer baş yapıt.
Atasözüdür;
Doğru söz ne yemin ister ne kanıt.
Otuzyedidir plakası bilir misiniz?
Yaylalarını çiçek basar
Vadilerini sis,
Durur kartpostal gibi izlersin.
Ağustos’ta buyarsın
Soba kurup yaksam dersin.
Misafir olduğun evde evimdeyim zannedersin.
Zengin gönüllüdür insanı bilir misiniz?
Uzaklarda aramayın buradadır yaşanmışlığı,
Rıfat Ilgaz’ın kaleminde can bulan
Hababam sınıfı,
Çay sıra gidip yol sıra gelmektir
Günlük rutinin adı,
Yürümekle bitmez bilir misiniz?
Arzudur, dilektir
Bu topraklara yolu düşen herkese,
İşi kolay olsun,
Rast gitsin, diye söylenir gelip gidene,
Gelişiniz güle güle,
Gidişiniz güle güle,
Her işiniz güle güle,
Duamdır sizlere amin der misiniz?
Hülasa “memleket37” derki
Denizi mavi, ormanı yeşil, toprağı bereket.
Bir yılda sekiz ay kış yaşansa da
Çekilir bu memleket.
Bağrından çıkan insanı
Kadın olsun erkek olsun
Mert oğlu mert.
Burası Kastamonu
Davet etsem gelir misiniz?
Rıfat ÇAKIR 01.09.2021
Kayıt Tarihi : 5.12.2021 22:00:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!