Çiçekli badem ağaçlarını unut.
Değmez,
bu bahiste
geri gelmesi mümkün olmayan hatırlanmamalı.
Islak saclarını güneşte kurut:
olgun meyvelerin baygınlığıyla pırıldasın
nemli, ağır kızıltılar...
Sevgilim,
mevsim
sonbahar...
İhtiyar amcanı dinler misin, oğlum, Nevruz?
Ne büyük söyle, ne çok söyle; yiğit işde gerek.
Lafı bol, karnı geniş soyları taklid etme;
Sözü sağlam, özü sağlam, adam ol, ırkına çek.
Hilvan, 15 Teşrînisânî 1348
(15 Kasım 1932)
Bırak dini-dindarı, sen ki dini bilmezsin
Uzaklara bakma hiç, sen kendini bilmezsin
Emirle dolaşırsın karanlık girdaplarda
Mazbut insan olmanın mihengini bilmezsin..
6 Kasım 2006/Vakit
La-mekanlarda mısın, nerdesin, ey gaib ilah?
Dönerim enfüsü, afakı ezelden beridir.
Serpilip kubbene donmuş, o ışık damlaları,
Seni, yer yer arayan yaşlarımın izleridir!
Hilvan, 19 Teşrînisânî 1348
(19 Kasım 1932)
Beni rahmetle anarsın ya, işitsen, bir gün,
Şu sağır kubbede, haib, sesimin dindiğini?
Bu heyulaya da bir kerrecik olsun bak ki,
Ebediyyen duyayım kabrime nur indiğini.
Hilvan, 10 Teşrînisânî 1347 (10 Kasım 1931)
Bizim Kasım
Kasıntı Kasım
İzne geldi
Kasım ayında
Kasım kasım kasılarak
Kasımpatı topladı
Kasımpaşa’da
Askerde onbaşı
Bizim Kasım
Kasıntı Kasım
kasım akşamları güz yaprakları düşerken
vuruyor sol yanıma kurşun gibi gözlerin.
kasım akşamları ölmek için çok mu erken! ?
vururken sol yanıma kurşun gibi gözlerin.
ahmet özyılmaz
kasım 2001 UŞAK
Kasım on Atamın ölüm yıldömümü,Kasım on evlilik yıldönümüm
Kasım on ayrılık günüm.Tesadüf bu ya Her on Kasımda öldüm,
her on kasımda yeniden doğdum tesadüf bu ya on kasımda
öleceğim belkide zaten hiç yaşamadım binlerce kez dünyada ölmüşüm
kasım! ...
sakın ola
kasım kasım kasılma
unutma! ..
arkanda
aralık var! ......
Fikret Turhan-Yalova,
23.11.2014
Aylardan Kasım,
Kasılır Facebook yine kasım kasım.
Kalbimi hoplatır kısım kısım.
Sorma gitsin,
Günlerden Pazar,
Gelecekler bana azar azar.
Ben bu işten vallaha sıkıldım
Sonun mu başındayım,başın mı sonudur bu
Züleyha hasretiyle düştüğüm kuyudur bu
Yâ Rab,merhamet eyle,kurtar beni kendimden
Ya ben hazana ikram ya kasım lütfudur bu...!
bir kasım,ikibinsekiz,beylerderesi.
Ah be Kasım!
Ne de sıcaksın.
Kış öncesi,
Yalancı baharsın.
Ah be Kasım!
Senden sonraki,
Soğuklar,
Bana mı kalsın?
Bize kafir demiş,molla kasım efendi,
Diyelimki doğru demiş hoş demiş,
Biz aşk okuduk,ayn şîn kâftan içeri,
Sen elif bile bilmedin,molla kasım efendi.
Razan..
Kuran, iman, ahlak, nedir haberi yok,
Üç beş hurafeye hep, din der geçinir...
Bir yatıra gitmiş, horoz adamış ya,
Kasım kasım kasılır, dindar geçinir...
08.06.2007
www.ekremsama.com
24 Kasım
24 kasım bir, öğretmenler için güzeldir…
birde çiçekçiler için…
oysa o gün benim içinde güzeldir…
ben o gün var olmuşum...
Son zamanları işte bu yıl da güzün,
Bedenimden taştı senden sonra gelen hüzün.
Bedeli neydi bilmiyorum, bitmedi yasım
Yıllar önce sevildiğimi “zannettiğim” bir KASIM
1 Kasım 2007
Eski anıların yerine yeni anılar gelmez
Yanında yer bulur anca, fazla ses etmez
Sessizdir anıların çığlığı, anlayan duyar
Hüzünlüdür, anıldığında üstüne gidilmez
06 Kasım 2009 Bugün, 13:04:24-
06 Kasım 2009 Bugün, 13:11:54
Ben bir yeşil kurbağayım
Bu da arka bacağım
Göstermek için size
Elektriği
Kasım kasım kasılacağım
Neye yarar kasıldığımı görmek?
Beni öldürmenizi
Hiç bir zaman anlamayacağım.
Sensiz olmak istiyorum
Bu Kasım da
Erken biten gün ışığını katıp önüne soğuk rüzgarları savururken
Sensiz geçsin bu kış da
Ne var
Sinüzit.
Rana Yavuzer
Kasım 2009 Ankara'da
Mİdyeler çiziyorum sahile
Senden habersiz
Birtek kuşlar görüyor orada beni
Ağır gemilerde benimle
Güzelim kasım ayında
Sahilde bir ben birde denizin hiç ayrılmayan dostları
Güzelim kasım ayında daha ne olsun
Düştü hüznün en son damlası,
Lacivert mavi dalgalara.
Gün, cumartesi
Mevsim, son yaz’ın
Devrildi koca çınarım
Ve takvim diyor ki…!
Bugün üç kasım…..
… Bu gün üç kasım…..
Bugünde gelmedin yine çaresiz gözlerim seni arar, gidiyorum sevdiğim bir kasım sabahında sensizlik çok ağır geldi bana.
Git işine be Kasım! Aldın benim ATA’mı
O kurtarıp – kurmuştu, bana cânım Vatan’ı
Bir kasım ayından
Sana merhaba
Biliyorum
Orada da aylardan kasım
Ne farkeder?
Seni anımsamak istedim
Yalnızca
Seni
Ve
Aylardan kasımı
Yokluğun buralarda hayatlarda buhranlık
Suçun sabit görüldü, ayağa kalk insanlık!
(İstanbul, Şevval 1427 / Kasım 2006)
uzun yıllar önceydi;
sarı ve zehirsiz,
bir "kasım akrep" i
soktu yüreğimi...
aradan yıllar geçti,
ama hâlâ geçmedi
o yaranın izleri...
ve hâlâ kanar,
ve hâlâ sızlar,
o öpülesi ısırık yeri....
Türklerin atası olan
Bir kahramandı o
İnsanlığı yaşatan
Bir kahramandı o
Günler geçti
Direncini kaybetti
Ulusa veda etti
Türklerin atası gitti
Uzun yıllar ona cos dedim.
Asıl lakabı cosi’ydi.
Bilmiyorum ama,
bir köpek ismiydi
galiba..
Adı kasım.
Abdurrahman Kasım.
Mahkeme kararıyla,
Abdullah’ı kaldırttı.
ele avuca sığsaydım
benden büyük olmazdı sevdam
29 kasım
derin aşk kırıntıları
Aşk ateşi umutlara, gönüllere işledi
Sevda çeken öz sineler Muhammed'i özledi.
(KASIM-1993)
acılarımızı hissettirmemek adına
her sahte gülüşümüz
biraz daha kanatır yaramızı
Kasım 2014
Kim ki görürse kendisini herkesten yüce
Dev bile olsa oluverir hemen bir cüce
(14 Kasım 2005/ İstanbul)
Rüya mı ey sevgili,serap mıdır gördüğüm,
Vuslattansa bu haşyet; hakikattir öldüğüm..!
bir kasım.
Sen U ol
ben U dönüşü
19/Kasım/2012/Pazartesi/Ankara
Bu mevsim hazan vakti, hep bunalım günleri,
Bu mevsimde ölürmüş, kasım patı gülleri.
Her gece yüreğimde, bir garip yıldız kayar,
Mevsimler gelip geçti; eyvah, şimdi sonbahar
Kime düşman olursa gözleri dönmüş hayat,
Ona kurtuluş olur vaktinden önce memat.
Kasım KAPLAN
insanlara inancımı
ve duygularımı kaybettim
HÜKÜMSÜZDÜR
Kasım 2015
Uğraş elinden geldiğince uğraş güzelliklerle
Savaş mümkün olduğu kadar savaş çirkinliklerle
(23 Kasım 2005/ İstanbul)
'Sakla samanı gelir zamanı'
Çok saman cimri yapar insanı!
(Kasım-1992)
Bir şarkı söyle bana,gönlün içinde olsun
Kulaklarımın içi senin gönlünle dolsun
(Kasım-1992)
Ne varsa güzellik adına gelir Cenâbı Hakk'tan
Ne anlar çirkinlik membağı zâlim haktan hukuktan
(4 Kasım 2005/ İstanbul)