Dikenlere boğarsın muhabbetimizin güzelliğini
Kaldırım üstü evsizler söyler türkülerimizi
Destansı olmayan, bahtsız sevdalarımız vurur şehirleri
Virane avuçlarla edilen dua, elbet bulmaz menzilleri
Dünya işleri kadar anlamsız ilişkiler
Hırsına kapıldığımız mutluluk telaşları
Bağışlanmaktan yılmış dermansız akasyalar
Kış uykusuna yatan sonsuzluklar
Gurbet, hasretimizin temel taşı
Cismi küçük,cürmü büyük kalp yarası
Kaybeder durursun vatanda umutlarını
Ararsın gurbette unutma nimetlerini
Beni yalanlara boğduğun gün, kayboldu bayramlarım
İnanç eksenimde sapmalarım, yıllara vurdu heyecanımı
Kaybedilen masumlarım,savaşlarıma meze oldular
Malayani isyanlarım,hakikatime hezeyan oldular
Yinede yıllanmış acılar ve kaşarlanmış yıllar
tamiri mümkün olmayan kangrenlerdir
Yakar bütün gençliğini
Alır senden son duygu kırıntılarını
Bitmez,bu son kez denemeleri
Her seferinde ayrı bir acıyla uyandırır seni
Kıskançlık hummalarına tutulursun
Kansere gark olur bütün muhabbetin
İzzetin kırılır, kendinden utanırsın
Sonra sorarsın kendine , neden?
Ve her seferinde yeminler dizilir boğazına
Bir daha ile başlayan ve sonu küfürle biten cümleler kurarsın
son nokta hep gözyaşıyla biter
Sonra, o içinde çürür gider
Umutlarını,sevgini, güvenin ide yanına alır gider
Tam her şey bitti dediğin anda
Minicik bir anı yıkar geçer seni
Beynin ve kalbin kontrolünü kaybedersin
Ve yüzünü onun kıblesine dönersin
Kısa mutluluk anları,minicik hayaller ve uzun sureli acılara merhaba dersin
Ve her bu başlangıcın sonu, bir başka bitişin başıyla olur
Kısacası yakar bütün güzelliklerin rüyasını
Ruh kararınca fıtrat bozulmuştur bir kere
Her güzel tebessüme,her güzel sımaya satar seni
Senin kendinden sakındığına, pis nefesler değer
Ve o bunu kendine layık görür
Yücelik yitirilir kutsallık bozulur
Alay-ı illiyyin’den esfeli safiline inilir
Ve sensizlik alır dünya mı
Sessiz bir derviş edasıyla çekilir gidersin
Artık kızmaya derman yoktur
Sadece gözyaşları alır yıkar ruhunu
Kaşarlanmış kalbin ve bozulmuş fıtratın umudu biter aleminde
İktidarın ve kudretin yoktur, o çehreyi aydınlatmaya
Ve anlarsın, gençlik heyecanıyla neleri feda ettiğini
Sonra idrak edersin bütün bunların hikmetini
Ve en Sonunda iman edersin, bu muhabbetin gerçek sahibine..
Kayıt Tarihi : 3.11.2014 13:03:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
2009 yılında bir uçak yolculuğu sırasında, şiirde ifade edilen cismi küçük cürmü büyük birine yazıldı..
TÜM YORUMLAR (2)