taşınırsam taşranın isyanına karşın,kalsam iflah olmaz bir sorumsuzluk
peydahlanır ,dinginliğim kütleşir.sadece acı çekmek değil derdim.köksüzlüğümü damıtmak seyirci kalan duvarlara,ağaç dallarından havalanan kuşların boşluklarına.
o gün geldiğinde taşınırım mutlaka,tuhaf bir sayıklayış içinde içten kırılırım.durursam buralarda kötüden iyilik umarım boşuna.
senin gerilimlerine muhtaç kalır gözlerim.kimse kurgulayamaz çatışkılarımızı.taşınsam aklıma ipotek koymanı isterim.
senin öykülerin benim taşramın özel albümüne kenar süsü olarak düşer.derin bir karanlığa ulaşmak için gece gündüz demeden yol alırım.yekpare bir duvara köşe taşı olur gölgem.imgelerin neden gridir anlamın neden fümedir bilemem
taşınırsam o film şeridi orada kopar.dolunayı şaşkına çevirir onca yıldız.hangi zaaftan dolayı tutulur dilin,kalem tutmaz olur elin,ivmesini yitiren şarkılar işportaya düşer
gizlenen masalların katiliyim ben.kalmamı tetikleyen gettolarına katlanamam.korkarım beni nasıl kuşanır bu sıralar uykularımı darmadağın eden o uzak ara rüyalar.
taşınırsam bir daha yaratılamam biliyorum.
senin uzağına düşmeyi ne gönlüm ne ömrüm varsayar.
Böyle bir kararsızlık alanının ruhsal anomolileriyle süslenir içim dışım.kendim için gererim yayı ve kendime saplarım oku…
kalsam taşradan daha vahim bir işgalin içindeyimdir.
taşınsam velut bir güle bir başka elin dokunmasına dayanamamam.
taşınsam da kalsam da kendimde kayboluyorum ben.
gitgide bana yaklaşıyorsun bu sarmalın içinde aşka bedel ödeyerek sen.
Necdet Arslan
Kayıt Tarihi : 27.4.2022 23:21:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!