Karşılaşma Şiiri - Mehmet Raşit Er

Mehmet Raşit Er
263

ŞİİR


4

TAKİPÇİ

Karşılaşma

Karşılaşma

Taksim İstiklal’de gördüm seni
Hafif göbek almışsın
Kırık bir gülümseme var dudaklarında
Gamzelerin kaybolmuş yanaklarında
Sesin meçhule uğramış
Bu sen değilsin diyorum içimden
Fakat sensin
Çok örselenmişsin
Fena halde yıpranmışsın
Hangi askıdaydın diyesim var
Filistin içimden geçiyor
Lakin diyemiyorum
Sen beni hâlâ görmemişsin belliki
Sana bakıyorum yakınında
Gözlerine katarakt inmiş gibi
Berrak değil bakışların
Saçların renk mi değiştirmiş
Griye çalmış
yer, yer beyaz
Yahu sen yaşlanmışsın
Diye bağırıyorum içimden
Sen duymuyorsun beni
Görmüyorsun da
Sahi ne olmuş böyle sana ?
Yaşlandın mı ? Sen
Oldukça şişman bir kalabalıkta bi başınasın
Etrafta ağaç yok kuş yok
Kesilmiş ağaçlar
Göçertilmiş kuşlar
Dilinin kimliğini yitirmiş boş bir kargaşa var sadece etrafta
Sen ortasındasın bu hayatın
Karanlık bir dehlizden çıkıp gelmiş gibisin
Hangi zindan daha çok yakışırdı sana diye düşünürken fark ettim
Yüzüne içinin yaralarının ayak izleri bulaşmış
Çiziklerin iç içe ve çok derin
Ellerin ürkekçe birbirini sarmış
Benim ellerim birkaç metre ötende
Görmüyorsun
Uzanmıyorsun
Uzanamıyorsun
Ben karşındayım oysa
Sen beni göremiyorsun
Gözlerin kör olmuş demeye dilim varmıyor
Belki de tanıyamadın diyorum
Sana sesleniyorum içimden
Bağıra çağıra
Fakat sen
Sen beni duyamıyorsun
Sağır mı oldun yoksa?
Duyardın eskiden iç seslerimi
Kalbin mi çalışmıyor artık?
Et parçası mı taşıyorsun sol yanında?
Yo bu sensen duymalısın
İçimden mırıldanıyorum o eski şarkıyı
Severdin sesimi
Biliyorum duyacaksın
Duyuyor musun iç sesimi ?
Duy artık...
İşte duydun sonunda
***
Nihayet duyurdum sana iç sesimi
Çok korktum duymayacaksın diye
İyiyim...
Bilmem iyi miyim?
Kesin değil iyiliğim!
Evet iyi görünüyorum
Bir problem yok gibi
Dışardan bakıldığında
Beni görenler mükemmel görünüyorsun diyorlar
Lakin hiçte öyle değil !
Çok yanılıyorlar !
Öncelikle çok yalnızım !
Bir o kadar da mutsuz !
İç dünyamda ruhumla cebelleşiyorum
İçim çürümüş kimse farkında değil
Diri gösteriyorum doğru
Genç ve dinamiğim ehh
Dışardan gıpta ile süzülüyor bedenim farkındayım
Ama kalbimdeki sızıları kimse görmüyor
Ruhum yatalak olmuş
Kimse bilmiyor
Bir bardak su vereni yok ruhumun
Gecesi, gündüzü haram olmuşum
Bu beyinsiz kentin fahişeleri bile benden hallice
Sokak hayvanları bana acıyarak bakıyor
Çünkü onlar hissediyor ruh halimi
Hem biliyor musun
Uzun zamandır suskundu içimdeki ses
İlk kez bugün seni görünce seslendi
Tekrardan yanmaya başladı
Küllenmiş yüreğimin ateşi
Ama çok geç artık
Ne faydaki geriye dönmüyor zaman
Yılar yorulmuş beklemekten
Yollar yıpranmış gitmekten
Bir sürü olay olmuş
Bir milyon ölünün ruhu o boşlukları doldurmuş
Elinden tutmayacağım artık senin
Sende beni tanımazdan gel
Ve git yoluna
Bizden geçmiş
Geçmiş bizden
Hem geçen tek bir şey değil ki bizden
Bizden binlerce şey geçmiş
Telafisi imkansız şeyler
Tedarik edemeyiz artık geçen şeyleri
Bu karşılaşmamız bir rüya sayılsın
Bir dûş gibi algılansın
Sen tünele doğru yürü
Ben meydana doğru
İç seslerimiz uzaklaşsın birbirinden
Bu karşılaşma son bulsun
Olsun ve bitsin
Hoşça kalalım...
Bu rüyadan bir an önce uyanalım

29 Haziran 2018
Mehmet Raşit Er

Mehmet Raşit Er
Kayıt Tarihi : 30.6.2018 03:05:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Mehmet Raşit Er